

TBB Dergisi 2016 (126)
Recep DOĞAN
161
olan kişilerin sorumluluğu ne olacaktır? Hatırlanacağı üzere, Yargıtay
Ceza Genel Kurulu bir önceki başlıkta tartıştığımız 11.05.2010 tarih ve
2010/1-56 E, 2010/111 K sayılı kararında, töre saiki için aile meclisi ka-
rarı ölçütünde ısrar edilmesi ve bu hususun suçun önkoşulu olarak gö-
rülmesi halinde, “adeta işlenemez ve zorunlu azmettirmeyi gerektiren
bir suç tipi” yaratılacağını belirterek, bu durumun uygulamada yara-
tacağı güçlüklere dikkat çekmiştir. Yine, bu başlık altında tartıştığımız
Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin 12.12. 2012 tarih 2012/3659 E, 2012/9331 K
sayılı kararında ve bu kararı takip eden Ceza Genel Kurul kararların-
da ise,
64
Yargıtay, töre saikinin mevcut sayılması için, failin öldürme
suçunu nüfus itibariyle köy, mahalle, ya da geniş aile ölçeğinde ola-
bilen, toplumdaki öldürme beklentisinin yarattığı görev bilinci ile ve
bu beklentiyi karşılamak ve saygınlık kazanmak amacıyla işlemesi ge-
rektiğini belirtmektedir. Peki, bu durumda
aile meclisi kararının
ispatın-
da yaşanan güçlükler,
toplumda var olan öldürme beklentisinin
ispatında
yaşanmayacak mıdır? Nitekim yukarda
65
özetlerini sunduğum Yargı-
tay kararları incelendiğinde, daha önce eleştirdiği hataya Yargıtay’ın
bizzat kendisinin düştüğü, bu yorum ile ispatlanması çok güç, adeta
“işlenemez bir suç tipi” yarattığı görülecektir.
Yine töre saikine ilişkin olarak, maktulün öldürülmesi hususunda
eğer yakın aile üyeleri toplumdan farklı bir tutum içine girmişse, ki-
min beklentisi esas alınacaktır? Birçok araştırmanın ortaya koyduğu
üzere,
66
toplum ile yakın aile üyeleri arasında hatta akraba olmayan
toplumun kendi üyeleri arasında, namussuzluk addedilen davranışın
ölümle çözülmesi gerekip gerekmediği, varlığı iddia edilen normun
veya törenin bu hususta bir çözüm önerisi sunup sunmadığı, sunmuş-
sa bile törenin gereğinin yerine getirilmesinin gerekli olup olmadığı
konusunda görüş ayrılıkları olabilir. Öldürme beklentilerini açık bir
şekilde belirten bir veya birden fazla kişinin bulunması halinde, bu
kişilerden, hangileri veya kimler TCK’nun 39’ uncu maddesinde be-
lirtilen şekli ile faili suç işlemeye teşvikten veya suç işleme kararını
güçlendirmekten sorumlu tutulacaktır? Bunları belirlemek mümkün
değildir.
64
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.07.2012 tarih ve 2012/1-76 E, 2012/258 K;
19.11.2013 tarih ve 2013/1-355 E, 2013/456 K sayılı kararları.
65
Dipnot, 59.
66
Doğan 2013, 2014a, 2016.