

406
(Marksist Kuram Açısından) Kapitalist Düzende Ücret ve Kuramın Görüşlerinin ...
Bu anlatılanlar çerçevesinde asgari ücretin, insan haysiyetine uygun
bir ücret olmasının ceza yaptırımları ile gerekli bir şekilde desteklen-
memiş olması Türkiye’de sosyal hukukun neredeyse hiç olmadığının
somut bir göstergesini oluşturmaktadır.
Türkiye’de asgari ücretin sefalet ücreti niteliğinde olmasının al-
tında yatan temel neden, kanımızca, asgari ücretin yüksek seviyede
belirlenmesinin aşırı mali yük getirdiği şeklinde özellikle işveren
kesiminin ileri sürdüğü haksız ve isabetsiz gerekçedir. Asgari ücret
yüksek bir seviyede belirlendiği takdirde birçok işyerinin kapanması
gerekeceği, maliyetleri yükselteceği, bunun ise tüketiciye zarar vere-
ceği, üretilen malların dış piyasada rekabet gücünü azaltacağı şeklin-
de işverenler tarafından ileri sürülen gerekçelere itibar edilemez. Ger-
çekten de Anayasanın 2. maddesinde belirtilen sosyal devlet ilkesinin
bir gereği olarak herkesin insan haysiyetine uygun bir yaşam sürmesi
ereği veya Anayasa tarafından güvence altına alınan insan can ve sağ-
lığının korunması söz konusu olduğundan hiçbir mali neden sefalet
ücreti verilmesinin özrünü oluşturamaz. Üretimin ne pahasına olursa
olsun sürdürülmesinin bedeli kişilerin sefalet ücreti niteliğinde asgari
ücret almaları olmamalıdır. O halde, mutlaka, asgari ücret insan hay-
siyetine uygun bir ücret olmasının sağlanması gerekmektedir.
143
Çalışmamızı bitirirken, Marksistlerin kapitalist düzende işçi üc-
retlerinin sefalet ve en alt seviyeye düşeceği şeklindeki görüşlerinin
doğru olmadığı, özellikle büyük şirketlerde yöneticilik yapan kimse-
lerin (örneğin CEO’lar) ücretlerinin çok yüksek olduğu savını irdele-
mek uygun olacaktır. Gerçekten de özellikle güçlü kapitalist ülkeler-
de görülen teknik gelişmeler, çalışan sınıfın maddi koşullarında bir
iyileştirme sağlamış ve bu durum onların sınıfı bilincini belirli bir
ölçüde etkilemiştir. Ancak bu durum çalışan kesimin çok az bir kıs-
mında görülmekte ve bu ülkelerde görülen makineleşme ve “özdevi-
nim” (automation), oralarda çalışan işçi sınıfı için güçlü olumsuz etki-
ler doğurmuştur. Nitekim gelişmiş kapitalist ülkelerde sosyal yapının
ve işçi sınıfının statüsünün değişmesi, “işçiler aristokrasisi” (workers
aristocracy) olarak adlandırılan kesim tarafından oynanan rol ve ka-
rakter sorununu ortaya çıkarmıştır. Lenin, işçiler aristokrasisini ta-
143
Krş. Süzek, s. 65-66.