Previous Page  468 / 545 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 468 / 545 Next Page
Page Background

467

TBB Dergisi 2017 (128)

Can YAVUZ

ifade özgürlüğünün kısıtlanamayacağını belirtmiştir.

126

Kaldı ki, Tek-

sas eyaleti asayişi bozan eylemler hakkında da ayrı bir yasaya sahiptir

ve bu yasa uygulanmamıştır. Mahkeme, Federal Hükümet’in politika-

larına yönelik memnuniyetsizliğin ifade edilmesinin belirli bir şahsa

yöneltilmiş bir hakaret olarak algılanamayacağını da belirtmiştir.

127

İncelenecek diğer bir konu: Bayrağın ulusal birlik ve yurttaşlığın

sembolü olmasından dolayı, devletin bayrak yakan Johnson’ı cezalan-

dırmasını korumakta bir yararı olup olmadığıdır. Johnson bayrağın

fiziksel bütünlüğüne zarar verdiğinden dolayı cezalandırılmamıştır.

Johnson’ın cezalandırılma sebebi, herhangi bir ifadeyi açıklaması da

değildir. Davalı, ülkenin politikalarından memnun olmadığını belir-

ten ifadeleri sebebiyle cezalandırılmıştır.

128

Devlet’in iddiasına göre, bayrak kesin olarak ulusal birlik ve va-

tandaşlığın sembolüdür. Bu iddiaya göre: “...

eğer bir kişinin bayrakla ilgili

yapmış olduğu eylem, ya bayrağın ilişkilendirildiği ulusal birlik ve yurttaşlık

ya da bu ulusal birliğin gerçekte mevcut olduğu fikri üzerinde şüphe doğuru-

yorsa, bu eylemin yaydığı mesaj zararlıdır; dolayısıyla da yasaklanabilir

.”

129

ABD Yüce Mahkemesi birçok kararında hükümetin bir düşünceyi

toplumun ondan hoşlanmaması ve çirkin görmesinden dolayı yasak-

layamayacağını karara bağlamıştır (

Hustler Magazine, Inc v. Falwell

;

City

Council of Los Angeles v. Taxpeyers for Vincent

). Yukarıdaki durum bay-

126

“Bundan dolayı devletin pozisyonu, izleyicilerin asayişi bozma olasılığı olan belir-

li bir ifadeyi ciddî bir suç olarak algıladığı bir iddiadır ki bu temele dayanarak bu

ifadeler yasaklanabilsin. Bizim içtihatlarımız böyle bir varsayımı onaylamaz. Tam

aksine, bizim içtihatlarımız şu ilkeyi tanımaktadır: “Bizim hükümet sistemimizde

ifade özgürlüğünün fonksiyonu, onun tartışmayı davet etmesidir”. Gerçekten de

ifadeler, eğer huzursuzluğa sebep olacak şartları doğuruyorsa, şartlarına uygun

olarak memnuniyetsizlik yaratıyorsa veya insanların öfke ve kızgınlık duygula-

rını tahrik ediyorsa ifade özgürlüğünün yüksek amacına en iyi hizmet etmiş ola-

bilir. Gerçekten de aşağıdaki her iki sonuca varmak da çok garip olacaktır: ‘Eğer

konuşmacıların düşünceleri suçu yaratacaksa, bu sonuç ona bağlı olarak anayasal

koruma sebebidir’ ve devlet, mesnetsiz varsayımlara dayanan belirli hoşa gitme-

yen düşüncelerin, bu düşüncelerin hoşa gitmemelerinin şiddeti provoke etmesi

durumunda, ifadesini kısıtlayabilir.”, Johnson v. Texas; Zühtü Arslan, ABD Yük-

sek Mahkemesi Kararlarında İfade Özgürlüğü, s 260-261

127

Johnson v. Texas; Zühtü Arslan, ABD Yüksek Mahkemesi Kararlarında İfade Öz-

gürlüğü, s 261

128

Johnson v. Texas; Zühtü Arslan, ABD Yüksek Mahkemesi Kararlarında İfade Öz-

gürlüğü, s 262

129

Johnson v. Texas; Zühtü Arslan, ABD Yüksek Mahkemesi Kararlarında İfade Öz-

gürlüğü, s 263