Previous Page  337 / 457 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 337 / 457 Next Page
Page Background

336

Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu Kararları Işığında Ahlaki Aktivist Avukat Yaklaşımı

Kuşkusuz gizlilik, ahlaki aktivizm pratiği için gerekli olan ortamı

sağlamada da en temel ilkelerden birisidir. Müvekkilin bilgi aktarımı-

nı kolaylaştıran bu ilke, avukatın somut olayı tüm ayrıntılarıyla öğren-

mesine ve yapacağı danışmanlık ve savunmanın üçüncü şahıslara za-

rar verip vermeyeceğini değerlendirmesine yardımcı olur. Gizlilik, en

verimli ve elverişli bir hukuk danışmanlığına ortam hazırlar ve bu da

uzun vadede adalete hizmet eder.

25

Ancak avukatın müvekkilin hu-

kuka aykırı sırlarını öğrenmesi durumunda nasıl hareket edeceği so-

rusu ahlaki aktivistlerin geleneksel avukat rolüyle çatışan çözüm öne-

rileriyle birlikte doktrinde tartışmaya açılmıştır. Bu tartışmayı somut

bir olay üzerinden aktarmak için sır tutma ilkesiyle ilgili 18.09.2015

tarihli Disiplin Kurulu kararını

26

değerlendireceğim.

Karara konu olayda şikâyet edilen avukat, müvekkili olan 1985

doğumlu sanığın gerçek kimliği yerine 1989 doğumlu kardeşinin kim-

liğini kullandığını, dolayısıyla müvekkili yerine, müvekkilin kardeşi-

nin suçu işlemiş gibi gösterildiğini bilmektedir. Ancak şikâyetli avu-

kat savunmasında sır tutma kuralına sığınarak şöyle demiştir:

“Bana o tarihte haber geldi gittiğimde şahsın çocuk büroya gönde-

rildiği söylendi şüpheli ile görüşmemizde gerçek adı Y.Ş. olduğu halde

küçük kardeşi olan M.Ş. in ismini verdiğini bana söyledi, ifade alınır-

ken de bu şekilde ifade alındı, ancak ifade alınmadan önce ben kendi-

sine bunun suç olduğunu ortaya çıkarsa iftiradan dolayı ceza alacağı-

nı söyledim daha sonra ifade tutanağı düzenlendi. M.Ş. olarak ifadesi

alındı tutanaklar buna göre düzenlendi. Saat 16.00,19.00 ve 19.30’da

M.Ş. olarak kimlik bilgileri tutanağa geçirilmiş ben saat 20.00 de kim-

lik tespitinde hazır bulundum sanığın gerçek ismini biliyordum an-

cak sır saklama yükümlülüğüm olduğu için gerçek kimliğini orada

açıklayamadım açıklasa idim bu kez ben riske girecektim ve baroda

hakkımda soruşturma açılacak ve görevi ihmal ile suçlanacaktım”

Doktrinde, sır tutma ilkesine dair etik problemlere, hangi tür avu-

katlık modelini temel aldığınıza göre farklı çözümler önerilmektedir.

25

William H.Simon, The Practice of Justice, A Theory of Lawyers’ Ethics

,

Massachu-

setts: Harvard University Press, 2000, s. 55.

26

Esas No. 2015/514 Karar No. 2015/760.