

437
TBB Dergisi 2017 (130)
Uğur BAYILLIOĞLU
Hakemlik Mahkemesi, BMDHS’nin 121/3. maddesinin esasını
incelemeden önce, söz konusu maddede yer alan insan yerleşimine
elverişli olma ve kendine has ekonomik yaşam şartlarının kümüla-
tif nitelik arz edip etmediğini sorgulamıştır.
38
Buradaki problematik,
BMDHS’nin 121/3. maddesinde yer alan şartların arasında bulunan
“veya” bağlacının, aslında “ve” anlamına mı geldiği noktasına odak-
lıdır. Yaptığı değerlendirmeler neticesi Hakemlik Mahkemesi, bir ta-
raftan bir adasal yapıya, hukuken ada statüsü kazandıracak, insan
yerleşimine elverişli olma ve kendine has bir ekonomik yaşamı bulun-
ma şartlarının, madde metninde kümülatif olarak düzenlenmediğini,
sadece birisinin varlığının yeterli olacağını belirtmiştir. Diğer taraftan
ise pratik açıdan bu şartların aslında, kümülatif olması gerektiği kanı-
sını ifade ederek, madde metninde neden kümülatif bir gereklilik arz
eden düzenlemenin getirilmediğini, geleneksel yaşam şekilleri çerçe-
vesinde Mikronezya örneği ile açıklamaya çalışmıştır. Hakemlik Mah-
kemesi, şartların kümülatif olmamasını, geleneksel yaşam şekillerinin
korunması amacına hasretmiş olabilir; fakat bir defa bu şartların nor-
matif açıdan kümülatif olmadıklarını tespit etmesi, teorik açıdan artık
başka yorumlara da kapı açabilecektir.
Doktrinde, Kwiatkowska ve Soon, daha önce yaptıkları bir değer-
lendirmede madde metnindeki “veya” ibaresinin, söz konusu iki şart-
tan birinin mevcudiyeti ile bir adasal yapının ada statüsü elde etme
ihtimalini arttırdığını, böylece üzerlerinde askeri tesis veya uzaktan
kumandalı şekilde işletilen istasyon ve tesislerin bulunduğu adaların,
kaya statüsüne indirgenmesinin önleyeceğini belirtmişlerdir.
39
Fakat
yazarlar, ekonomik yaşamın, bir insan nüfusundan ayrı bir şekilde
değerlendirilmesinin mümkün olup olmadığı sorusunu da sormuşlar
ve olumsuz cevabın bu iki şartın bağlantılı olacağı sonucunu doğura-
cağını, fakat bilim ve teknolojideki gelişmelerin, gelecekte bu soruya
kaçınılmaz olarak olumlu cevap verilmesine neden olacağını ifade et-
mişlerdir.
40
Charney de geleceğe ilişkin olarak benzer bir varsayım-
da bulunmuştur. Buna göre ekonomi ve teknolojinin zaman içinde
38
Bkz: ‘The South China Sea Arbitration Award’, para, 493–496 ve 544.
39
Barbara Kwiatkowska–Alfred H.A. Soons, “Entitlement To Maritime Areas Of
Rocks Which Cannot Sustain Human Habitation Or Economic Life Their Own”,
Netherlands Yearbook of International Law, Vol: 21, December 1990, s. 164.
40
Ibid, s. 165.