

495
TBB Dergisi 2017 (133)
Çiğdem Mine YILMAZ / Sevgi BOZKURT YAŞAR
Borsaya kote nama yazılı paylar bakımından ikinci ret sebebi ise
pay sahibi olarak tanınma isteminde bulunan kişinin payları kendi ad
ve hesabına aldığını açıkça beyan etmemesidir (TTK m. 495/2). Bor-
saya kote edilmemiş nama yazılı payların devrinde mevcut olan dev-
ralanın payları kendi ad ve hesabına aldığını açıkça beyan etmemesi
halinde ortaklığın, kendisini (devralanı) pay sahibi olarak tanımaktan
kaçınması olanağı bu tür paylar için de geçerlidir(TTK m. 495/2). Bu
şekilde bağlam hükümlerinin dolanılması engellenmek istenmiştir.
Borsaya kote edilmiş nama yazılı payların devri halinde payın mül-
kiyeti ve pay sahipliği hakları devir anında veya borsa dışında işlem
yapılması durumunda tanınma isteminin yöneltildiği an itibariyle
devralana geçmiş olacağı için ortaklığın, devralanın payları kendi ad
ve hesabına aldığını beyan etmesi isteminin yanıtsız bırakılması veya
uygun yanıt verilmemesi halinde oy hakkı ve buna bağlı haklar kulla-
nılmasına olanak sağlayan tanınma kararının verilmemesi söz konusu
olur.
195
Borsaya kayıtlı bağlı nama yazılı payların devrinin hukuki sonuç-
ları, devrin borsa içinde ve dışında olmasına göre ikili bir ayrıma tabi
tutulmuştur. TTK m. 497 uyarınca borsaya kote edilmiş nama yazılı
payların borsa içinde satış talimatı ile devri halinde, mülkiyet ve pay-
dan doğan tüm haklar devir anında devralana geçmektedir. Ortaklığın
tanıma kararının ise devrin gerçekleşmesi bakımından herhangi bir
hukuki etkiye sahip bulunmamakta, sadece yönetsel hakların kullanı-
mı açısından gerekli bulunmaktadır. Borsaya kote edilmiş nama yazılı
pay SPK m. 13 gereği kıymetli evraka bağlanması yasak olduğundan,
burada alacağın temliki hükümleri uyarınca tasarruf yetkisine sahip
bulunan devredenin talimatı ile devrin gerçekleşmesi söz konusu-
dur.
196
Payın devri, MKK tarafından oluşturulan elektronik ortama pa-
dırılırken onaydan kaçınma ilgili organın takdirine bırakılmış ise takdiri bağlam
hükmü olarak tanımlanmaktadır. Altay, s. 568; ilgili organa takdir yetkisi verildi-
ği halde eşit davranma yükümüne uygun şekilde karar alınmalıdır.Kläy, Aktien,
s. 56.
195
Uzel, s. 189; borsaya kote bağlı nama yazılı payların devrini ortaklığın reddet-
mesi halinde bu husus devri geçersiz kılmaz, sadece paydan kaynaklanan bazı
hakların kullanılması engellenmiş olur. TTK m. 647/3 hükmü ile uyum içerisinde
olmayan bu düzenlemenin payların tedavül kabiliyetinin korunması amacı ile ka-
bul edildiği anlaşılmaktadır. Sevi, s. 287-288.
196
Uzel, s.40; Aracı kuruluşlar ile yatırımcılar arasındaki ilişkinin hukuki niteliği
hakkında Bkz: Nusret Çetin, Ebru Töremiş, menkul Kıymet Borsalarında Alım