Previous Page  494 / 685 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 494 / 685 Next Page
Page Background

493

TBB Dergisi 2017 (133)

Çiğdem Mine YILMAZ / Sevgi BOZKURT YAŞAR

b. Borsaya Kote Edilmiş Paylar

Payların devrinin sınırlanması ve -bu yola pay sahipliği sıfatının

ve devir konusu paylara ait hakların geçişinin- ortaklığın onayına bağ-

lanması, borsada işlem gören paylar açısından ihtiyaç duyulan teda-

vül kabiliyetinin ve işlem güvenliğinin zedelenmesine neden olur.

189

Bununla birlikte özellikle sermayenin bir veya birkaç kişinin elinde yo-

ğunlaşmasının engellenmesi ve sermayenin tabana yayılmasının sağ-

lanması bakımından bağlam düzenlemelerinin öngörülmesi gerekebi-

lir. Bu sebeple borsaya kote payların devrinde yüzdeye bağlı sınırlama

getirilmesi, ortaklığın halka açık ortaklık özelliğinin güçlenmesini sağ-

layacak bir araçtır. Bu şekilde halka açıklık niteliğinin sürdürülmesi

olanağı yaratılarak, büyük birikim sahiplerinin ortaklık egemenliğini

ele geçirmeleri engellenebilecektir.

190

Borsaya kote edilmiş paylar bakımından bağlamın düzenlendiği

TTK m. 495/1’e göre, ortaklık, borsaya kote edilmiş nama yazılı payla-

rı iktisap eden bir kimseyi, pay sahibi olarak tanımayı, ancak esas söz-

sı açılabileceği yönünde Tekinalp, s. 56-57. Davanın sonuçlarının hukuki etkisi

ise doktrinde tartışmalıdır.: Mahkeme tarafından reddin haksızlığının kabulüne

ilişkin kararının kesinleşmesi halinde kararın hukuki etkisinin ortaklığa yapılan

onay için başvuru tarihine kadar geriye gitmesi ve devralan kişinin bu andan

itibaren ortaklık karşısında pay sahibi olarak kabul edilmesi gerektiği yönünde

Bkz.: Narbay, Devir, s.341, Narbay, Pay Defteri, s. 231-232; ortaklıkça onay iste-

mine haksız ret kararı verilmesi halinde söz konusu haksız ret kararının verilmesi

ile birlikte devralanın pay sahipliği ve hakları iktisap ettiğini kabul etmenin TTK

m. 494/3 hükmüne uygun olduğu yönünde Bkz.: Sevi, s. 289; davacının istem

tarihinden itibaren anonim ortaklık pay sahibi sıfatını kazanacağı, bu ara döneme

dağıtılan karlara ve rüçhan haklarına hak kazanacağı, bunların elde edilmesinin

mümkün olmaması halinde ise (üçüncü kişilerin bu hakları iyi niyetle kulanmış

olması ve iktisap etmiş olmaları halinde) söz konusu zararlar için anonim ortaklı-

ğa karşı tazminat davası açılabileceği görüşünde Bkz.: Tekinalp, Bağlam Sistemi

,

s. 57. Karşı görüş ise borsaya kayıtlı anonim ortaklıklar açısından m. 497/4’te ön-

görülen mahkemenin kesinleşmesi ile tüm payları kullanabilmesi (ileriye etkili)

olmasının kıyasen borsaya kayıtlı olmayan paylar bakımından uygulanması ge-

rekliliğini savunur. Bkz.:Pulaşlı, Bağlı Nama Yazılı, s.238; Uzel s. 224 vd. Genel

kurul kararı ile devrin reddi halinde genel kurul kararının iptali davası açılması

da mümkündür. Bkz.:Forstmoser/Meier-Hayoz/ Nobel, §44, N. 132.

189

Sevi, s. 279.

190

Ömer Teoman, “Bağlı Nama Yazılı Pay (Senedi) Halka Açık Anonim Ortaklık

Kavramları Üstüne Düşünceler”, Otuz Yıl Ticaret Hukuku-TümMakalelerim-C.I,

1971-1982, s. 58. İktisap üst sınırı yüzdesine ilişkin hükmün öngörülme amacı pay

sahiplerinin eşit işleme tabi tutulmasının yanı sıra halka açık anonim ortaklık-

larda payların bir elde toplanmasına ve bu ortaklıkların bir veya birkaç kişinin

hakimiyeti altına girmesini engel olmak ve sermayenin tabana yayılmasını sağla-

maktır. Tekinalp, Bağlam Sistemi, s. 64-65.