

625
TBB Dergisi 2017 (133)
Sinan MİSİLİ
madde kullanmakta olduğu gibi, başka bir şart aranmadan mevzuatta
belirlenen miktarın üzerinde alkollü araç kullanırken kaza meydana
gelmiş olması sigortacının rücü sebebine başvurması için yeterlidir.
Özet olarak artık ‘alkolün güvenli araç sürme yeteneğini engellemesi
hali’
263
değil de ‘mevzuatta belirlenen yasal sınırın
264
üzerinde alkollü
araç sürme hali’ birer rücu sebebi olarak kabul edilmelidir. Bununla
birlikte sigortacının ispat yükünde bir değişiklik bulunmamaktadır.
Sigortacı sürücünün yasal mevzuatta belirlenen sınırın üzerinde alkol-
lü araç kullanırken kazayı yaptığını ispatlamalıdır. Zira zorunlu Genel
Şartları B.4. maddesinde sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebilece-
ği haller düzenlenmiş olup, rücu hakkının doğduğunun ve maddede
sayılan bu hallerin mevcut olduğunu ispat yükü sigorta şirketinde-
dir.
265
3. Görüşümüz
Yeni yasal düzenlemeler uyarınca artık, uyuşturucu madde almış
olan sürücüler ile mevzuatta belirlenen sınırın üzerinde alkollü olan
sürücüler arasında sigortacının rücu hakkına başvurması bakımından
bir fark kalmadığı düşüncesindeyiz. Şöyle ki, eski genel şartlar ve eski
KTK md. 48 ile yeni mevzuat arasında uyuşturucu madde alınarak
araç kullanılmasında sigortacının rücu sebebinde bir değişiklik bu-
lunmadığı malumdur. Uyuşturucu madde alınarak araç kullanılması
hali tek başına sigortacının rücu sebebini oluşturmaktadır. Diğer bir
anlatımla uyuşturucu madde alınarak aracın kullanılması esnasında
kazanın gerçekleşmesinde uyuşturucu madde alınması ile güvenli sü-
rüş yeteneğinin kaybedilip kaybedilmediği araştırması yapılmamakta,
yani bu hal ile kaza arasında illiyet bağı aranmamaktadır.
266
Yargıtay
267
da sigortacının rücu hakkının doğabilmesi için uyuşturucu ve keyif
verici maddelerin alınmış olmasını yeterli görmektedir. Bundan böyle
aynı değerlendirme mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü
içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belir-
263
Bkz. Ulaş, s. 1029.
264
Oysa eski mevzuat gereğince ‘sürücünün aldığı alkolün promil oranlarının doğ-
rudan doğruya sonuca etkisi yoktu’. Bkz. Y. 11. HD., 08.04.1996 T., E: 2125, K:2595
(Ulaş, s. 1032).
265
Y. 17. HD., 18.01.2011, E: 2010/4885, K: 89 (Kazancı İçtihat).
266
Bkz. Ulaş, s. 1031.
267
Y. 11. HD., 08.11.1996 T., E: 7018, K:7722 (Ulaş, s. 1031).