Previous Page  306 / 705 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 306 / 705 Next Page
Page Background

305

TBB Dergisi 2018 (134)

Nur BOLAYIR

meseleler hakkında tarafların bölge adliye mahkemesi nezdinde delil

gösterebilmeleri mümkün olduğu gibi, mahkeme tarafından da bu ko-

nularda re’sen delil toplanabilecektir.

37

İstinaf incelemesi sırasında yeni delil gösterilmesi, HMK.m.357/f.

III hükmü saklı kalmak üzere, kanun koyucu tarafından yasaklanmış-

tır. HMK.m.357/f.I’de bölge adliye mahkemesince re’sen göz önünde

tutulacaklar dışında ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddi-

aların ve savunmaların dinlenmeyeceği belirtildikten sonra yeni de-

lillere dayanılamayacağı ifade edilmiştir. Madde metninde yer alan

“re’sen

göz önünde tutulacaklar dışında” ifadesinin yalnızca iddialar

ve savunmalar bakımından mı geçerli olduğu, yoksa delilleri de mi

kapsadığı tam olarak anlaşılamamaktadır. Doktrinde ağırlıklı olarak

savunulan, kanaatimizce de isabetli olan görüşe göre, anılan ifade de-

lilleri de kapsamına almaktadır.

38

O halde, hâkim tarafından re’sen

başvurulamayıp mutlaka taraflarca gösterilmesi gereken deliller yeni

delil getirme yasağının kapsamına girmekte; buna karşılık hâkim ta-

rafından re’sen başvurulabilecek olan deliller ise, anılan yasağa tâbi

olmaksızın taraflarca rahatlıkla yargılamaya dâhil edilebilmektedir.

Meseleyi delil türleri ışığında açıklayacak olursak, HMK.m.266

ve HMK.m.288

/f.II

uyarınca, bilirkişi ve keşif delillerine hâkim re’sen

başvurabileceği gibi,

39

taraflar da bilirkişi incelemesi ve keşif yaptırıl-

masını talep edebileceklerdir. Böylece, istinaf incelemesi sırasında ta-

raflar yeni delil gösterme yasağına tâbi olmaksızın, bölge adliye mah-

kemesinden bilirkişi incelemesi ve keşif yaptırılmasına ilişkin olarak

talepte bulunabileceklerdir. Buna karşılık, HMK.m.240’a göre tanık

37

Dava şartlarının eksikliği bu kapsamda değerlendirilebilecek; örneğin dava ehli-

yetinin eksikliğini ortaya koymak için tarafın temyiz kudretini haiz olmadığına

dair adlî tıp raporu taraflarca herhangi bir kısıtlamaya tâbi olmaksızın ibraz edi-

lebilecek; bölge adliye mahkemesi de tarafın dava ehliyetine sahip olup olmadığı

hususunda şüpheye düştüğü takdirde, Adlî Tıp Kurumu’ndan bu yönde bir rapor

talep edebilecektir.

38

Tutumlu, İstinaf Yargılaması, s.62; Akkaya, s.292; Tutumlu, Usul Hukuku Sorun-

ları, s.33-34; Kurtoğlu, s.175-176; Barış Toraman, Medenî Usûl Hukukunda Bilir-

kişi İncelemesi, Ankara 2017, s. 257.

39

Bölge adliye mahkemesinin re’sen bilirkişi incelemesi veya keşif yaptırabilmesi

için taraflarca bu delillerin ilişkili olduğu vakıa tespitlerinin doğru olmadığı veya

eksik olduğu hususunda istinaf sebepleri ileri sürülmeli ve söz konusu sebepler

bölge adliye mahkemesince haklı bulunmalıdır. İlk derece mahkemesinin vakıa

tespitlerine karşı konulmaması halinde, mahkemenin anılan delillere re’sen baş-

vurabilmesi mümkün olmayacaktır (Akkaya, s. 293).