Previous Page  203 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 203 / 497 Next Page
Page Background

202

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’na Göre Kefalet Sözleşmesinde Eşin Rızası

memiş, eşler arasında işlem eşitliği ilkesi kabul edilmiştir.

6

Böylece eş-

ler, tek başlarına ve herhangi bir onaya gerek duymaksızın kefalet söz-

leşmesi yapabilmeye başlamışlardır. Eşlerin kefalet sözleşmesi yapma

bakımından özgür oldukları bu dönem 01.07.2012 tarihinde 6098 sayılı

Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile sona ermiştir.

7

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ile kefalet kurumuna esaslı değişik-

likler getirilmiş; evli kişilerin kefalet ehliyetinde sınırlamaya gidilmiş-

tir.

8

Söz konusu düzenleme ile evli bir kişinin kefil olabilmesi, diğer eşin

yazılı rızasına bağlanmıştır.

9

743 sayılı Türk Kanunu Medenîsi’nde be-

nimsenen hâkim onayı mekanizması ile etki altında kalmaya müsait olan

eşin (kadının) bireysel olarak korunması amaçlanırken; 6098 sayılı Türk

Borçlar Kanunu’nda karı ya da kocayı birbirlerinin yararına olarak imza-

ladıkları kefalet sözleşmelerinden değil; evlilik birliğinin, eşlerin imzala-

yacağı bütün kefalet sözleşmelerinden korunması amaçlanmıştır.

10

6

Nami Barlas, “Yeni Türk Medenî Kanunu Hükümleri Çerçevesinde Eşler Arası

Hukukî İşlem Özgürlüğü Ve Sınırları”, Prof. Dr. Necip Kocayusufpaşaoğlu İçin

Armağan, Seçkin Yayıncılık, Ankara 2004, s. 117.

7

Emel Badur, “Eşin Rızası”,

TBB Dergisi

, Ankara 2013, S. 109, s. 276. Anayasa’nın

41. maddesi ile devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların ko-

runması için gerekli tedbirleri almakla görevlendirilmiştir. İşte 6098 sayılı TBK’nın

584. maddesi ile getirilen bu düzenleme ile tıpkı TMK m. 194’e göre aile konutu

üzerine ipotek konulması veya bir aynî hak ile sınırlandırılması konusunda di-

ğer eşin rızasının aranmasında olduğu gibi, ailenin huzur ve refahının korunması

amaçlanmıştır. Sefer Oğuz, “6098 sayılı TBK m. 584/I’in Bankacılık Uygulamasın-

da Yarattıgı Sorunlar ve Özellikle Evli Gerçek Kisilerin Aval Vermesinde Es Rıza-

sının Bulunmasının Gerekliligi Üzerine Düsünceler”,

Bankacılar Dergisi

, İstanbul

2013, S. 86, s. 69; Eugen Bucher, Obligationenrecht Besonderer Teil, (3., erweiterte

Auflage), Schulthess Polygraphischer Verlag, Zürich 1988, s. 293.

8

Mustafa Alper Gümüş, Borçlar Hukuku Özel Hükümler Cilt II, (3.Bası), Vedat

Kitapçılık, İstanbul 2014, s. 342. İsviçre Federal Mahkemesine göre (BGE 110 II

484ff. (486f.), E. 2a) bu düzenleme evli kişilerin fiil ehliyetine ve işlem ehliyetine

getirilen bir sınırlama niteliğindedir. Jörg Schmid/Hubert Stöckli/Frederic Kra-

uskopf, Schweizerisches Obligationenrecht Besonderer Teil, (2. Auflage), Schult-

hess, Zürich 2016, s. 359. Söz konusu ehliyet sınırlama sadece kefalet ehliyetine

ilişkin bir sınırlamadır. Yoksa evli kişilerin sınırlı ehliyetli oldukları anlamına

gelmemelidir. Ayrıca önceki Medenî Kanun’un 169. maddesinin 6098 sayılı Türk

Borçlar Kanunu’nda karşılığının bulunmaması bunu desteklemektedir. Ece Baş,

6098

sayılı Türk

B

orçlar Kanunu’nda Kefalet Sözleşmesinin Geçerlilik Şartlarına

İlişkin Bazı Yenilikler”

,

İÜHFM

, İstanbul 2012, C. LXX, S. 2, s. 117-118; aynı yönde

Burak Özen, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Çerçevesinde Kefalet Sözleşmesi,

Vedat Kitapçılık, İstanbul 2012, s. 174.

9

818 sayılı Borçlar Kanunu’nda yer verilmeyen bu yeni maddenin (TBK m. 584)

düzenlenmesinde mehaz İsviçre Borçlar Kanunu’nun 494. maddesi göz önünde

tutulmuştur.

10

Özen, s. 174; Badur, s. 276. Söz konusu düzenleme, Türk Medenî Kanunu’ndaki