Previous Page  31 / 497 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 31 / 497 Next Page
Page Background

30

İnsan Hakları Hukukunun Pozitivist Yönünü Oluşturan İlgili Uluslararası Antlaşmaların ...

etrafında şekillendiği sonucuna ulaşılmaktadır. Anlaşıldığı üzere fe-

minizm bir yönüyle kadının, özellikleri itibariyle, sahip olduğu hakla-

rın erkek karşısında daha farklı yorumlanması gerekliliğini tartışırken;

diğer yönüyle erkeğin erkek olması itibariyle kadının önünde görül-

mesini ve kadının ikinci plana atılmasını eleştirmektedir. İlk yönüyle

feminizm kadının pozitif bir ayrımcılığa tabi tutulması ihtiyacını açık-

layan bir yaklaşım olarak ele alınabilmektedir. Buna göre aynı konuya

kadının ve erkeğin farklı şekillerde yaklaşıyor olmaları ile fiziksel ve

psikolojik yapılarındaki farklılıklar nedeniyle feminist yaklaşım, kadın

ve erkek bakımından iki ayrı değerlendirmenin zorunlu olduğu kana-

atini doğurmaktadır. İkinci yönüyle ele alındığında da toplumsal ya-

şamda kadının erkek karşısında tamamen cinsiyetçi bir bakış açısıyla

ikinci plana itilmesini eleştirmekte, kadın – erkek eşitliği çerçevesinde

değerlendirmelerde bulunmaktadır. Feminizmin bu iki yönüyle bir-

birine taban tabana zıt iki görüş algısı yaratmakla birlikte aynı amacı

ortaya koyduğu anlaşılmaktadır. Bu amacın da kadının erkek karşısın-

daki konumunun güçlendirilmesi olduğu açıktır.

Uygulamada söz konusu çelişki feminizm paradoksu olarak ifa-

de edilmektedir. Buna göre, kadının haklarını en iyi güvenceye alan

hukuk normlarının kadına erkeklere olduğu gibi davranılmasını sağ-

layan normlar mı yoksa yalnızca kadına uygulanabilen belirli normlar

mı olduğu sorusuna kesin bir cevap verilememektedir.

34

Sonuç olarak

çerçevesinde gerçekleştirilir. Bu nedenle de insan hakları hukuku ve onun taşı-

dığı özellikler sosyolojik araştırmaların neticelerinin yansıtılmasıyla oluşturulur.

(Bryan S. Turner, “Sociology of Human Rights”, in The Oxford Handbook of In-

ternational Human Rights Law, Dinah Shelton (Ed.), Oxford/New York: Oxford

University Press, 2013, s. 88.) Feminist yaklaşımda bu çerçevede ulusal düzey-

deki sosyolojik araştırmaların ortaya koyduğu verileri dikkatlice ele alıp çeşitli

teoriler ya da yöntemler ileri sürer. Zamanla bu yöntemler uluslararası ortak bir

değerler sisteminin oluşturulması çabasına katkıda bulunmaya başlar ve ulusla-

rarası hukukta da bu eksende kadın haklarının korunması ve ön plana çıkarılması

bakımından çeşitli yöntemler oluşturulur. Feminizm bu nedenle, insan haklarına

ilişkin diğer hususlarda da olduğu gibi, kadınlara yönelik ulusal uygulamalardan

kaynaklanan sorunların uluslararası toplumun ortak çıkarlarının korunması için

çözümlenmesine katkıda bulunur.

34

Sari Kouvo, Making Just Rights? – Mainstreaming Women’s Human Rights and

a Gender Perspective, Uppsala: Lustu Forlag, 2004, s. 104. Bu yaklaşımın benim-

sendiği BM Güvenlik Konseyi kararlarına da rastlanmaktadır. Bkz. UN Security

Council,

Security Council Resolution 1325 [Women and Peace and Security], 31

October 2000, S/RES/1325 (2000). UN Security Council,

Security Council Reso-

lution 1820 [Women and Peace and Security

]

, 19 June 2008, S/RES/1820 (2008).

UN Security Council,

Security Council Resolution 1888 [Women and Peace and