

82
6545 Sayılı Kanun Cinsel Saldırı ve Cinsel Taciz Suçlarına Ne Getirdi? Ne Getirebilirdi?
en azından ayrı cümleler halinde ve şikâyete bağlı olan hipotez açıkça
belirtilerek düzenlenmesi beklenir.
b. Suçun kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile
içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle
işlenmesi (TCK m. 105/2-a)
6545 sayılı Kanun öncesinde inceleme konumuz olan bentte yer
alan düzenleme, bugünkü halinden farklı bir nitelikteydi. Zira eski dü-
zenleme
“hiyerarşi, hizmet ve aile içi ilişkiden kaynaklanan nüfuzun kötüye
kullanılması”
üzerine kuruluydu.
6545 sayılı Kanun’la yapılan düzenlemeyle eskisi arasında göze
çarpan ilk fark
“hiyerarşi ilişkisi”
nin yerini,
“kamu görevi”
ibaresinin al-
mış olmasıdır. Öğretide, kamu görevlisi olmanın cinsel taciz suçunda
açıkça ağırlaştırıcı neden haline getirilmesi olumlu karşılanmaktadır.
57
Sonuç olarak hiyerarşi ilişkisi ifadesi kanundan çıkartılarak cinsel sal-
dırı, cinsel istismar ve cinsel taciz suçlarının ağırlaştırıcı nedenleri ara-
sında bu bakımdan bir ortaklık sağlanmıştır. Böylelikle, yalnızca özel
hukuk ilişkileri kapsamında kalan hiyerarşik ilişkiler, tamamen kap-
sam dışı bırakılmıştır.
Ancak asıl önemli değişiklik yeni düzenlemenin nüfuzun kötüye
kullanılmasını değil, söz konusu ilişkilerin suçun işlenmesini kolay-
laştırmasını esas alıyor olmasıdır. Bu değişikliğin ağırlaştırıcı nedeni
daha kolay uygulanır hale getirdiği kanaatindeyiz.
58
Nüfuz kavramı,
bir kişiyi bir diğeri karşısında hukuki olarak üstün konuma getiren
ve kanunla verilen erkler bütünü olarak tanımlanabilir.
59
Görüldüğü
üzere bir kimsenin, diğeri üzerinde nüfuz sahibi olması için, ondan bir
şekilde üstün konumda olması gerekir. Burada kast edilen hiyerarşik
bir üstünlük değildir. Ancak suçun işlenmesinin kolay hale gelmesi,
eşitler arasındaki ilişkilerde de pekâlâ söz konusu olabilir. Bu nedenle
kanımızca bu değişiklik, söz konusu ağırlaştırıcı nedenin kapsamını
önemli ölçüde genişletmiştir.
57
Özbek-Kanbur-Doğan-Bacaksız-Tepe, 7. Baskı, s. 381.
58
Aynı yönde bkz. Özbek-Kanbur-Doğan-Bacaksız-Tepe, 7. Baskı, s. 381.
59
Ferrando Mantovani, Diritto penale parte speciale i delitti contro la persona, Mi-
lano 2011, s. 390; Sabino Roberto Palumbieri, “Violenza sessuale”, Reati contro la
libertà sessuale e lo sviluppo psico-fisico dei minori trattato da Alberto Cadoppı,
Stefano Canestrarı e Michele Papa içinde, Milano 2006, s. 76.