Background Image
Previous Page  393 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 393 / 521 Next Page
Page Background

392

yasa) değeri çarpılır. Değer artış payı alacağı davasında ise katkı oranı

ile malın tasfiye tarihindeki (karara en yakın tarih) sürüm değeri çar-

pılmak sureti ile değer artış payı alacağı miktar olarak belirlenecektir.

Ayrıca, değer artış payı davasında; katkıda bulunulan malda bir değer

kaybı oldu ise (deprem ve benzeri nedenlerle) katkının başlangıçtaki

değeri esas alınacaktır. Katkıda bulunulan mal, daha önce elden çıkar-

tıldı ise; davacının alacağı hakim tarafından hakkaniyete uygun olarak

belirlenecektir (TMK m. 227).

2. 5. Artık Değere Katılma Alacağı Davası

Bu davanın hukuksal dayanağını 4721 sayılı Türk Medeni Ka-

nununun edinilmiş mallara katılma rejimi düzenleyen maddeleri(m.

218-241), özelliklede 231-236. maddeleri ve Yargıtay kararları oluştur-

maktadır. Mal rejimi sözleşmesi ile edinilmiş mallara katılma rejimini

seçmiş veya mal rejimi sözleşmesi yapmadıkları için kanun uyarınca

(TMK m. 202) bu rejimi seçtikleri kabul edilen eşlerin veya onların ya-

sal mirasçılarının mal rejimi sona erdiğinde birbirlerinden talep edebi-

lecekleri kişisel hakka dayalı para alacağına yönelik bir davadır.

Bu davayı “katkı payı” alacağı davası ve “değer artış payı “alaca-

ğı davasından ayıran en önemli özellik; taraflardan birinin diğerine

ait bir mala yada malvarlığına katkıda bulunduğunu kanıtlama yükü

altında bulunmamasıdır. Yasa koyucu bu mal rejiminde eşlere sahip

oldukları bazı mallarla (TMK m. 219) ilgili karşılıklı olarak kişisel hak-

ka dayalı para alacağını ileri sürme hakkı tanımıştır. Bunun için somut

bir katkının kanıtlanması gerekmemektedir. Mal rejimi sona erdiğin-

de; eşlerden her biri veya mirasçıları diğer eş veya onun mirasçıların-

dan davalıya ait “artık değer”in (TMK m. 231) kural olarak yarısını

“artık değere katılma alacağı” olarak isteyebilirler. TMK 231. maddede

artık değerin bulunacağı edinilmiş mallar, 219. maddede açıklanmış-

tır. Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya

personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı

ödemelerle (örneğin emekli ikramiyesi gibi), çalışma gücünün kaybı

nedeni ile ödenen tazminatlar; kanunumuzda “edinilmiş mallar” ara-

sında sayılmış ise de(TMK m. 219) bunların tamamının edinilmiş mal

olmadığı, bir kısmının kişisel mal olduğu, bu ayırma işleminin nasıl

yapılacağı 228. maddede açıklanmıştır.