

389
birine karşı icra takibinde bulunan alacaklı, haczin uygulanmasında
zarara uğrarsa hakimden “mal ayrılığına” geçilmesine karar verilme-
sini isteyebilecektir (TMK m. 210). Eşlerden birinin ayırt etme gücün-
den sürekli olarak yoksun bulunması halinde; yasal temsilcisi de TMK
206. maddeye göre mal ayrılığına geçiş davası açabilecektir. TMK 206.
maddede gösterilen veya buna benzer başka haklı bir nedenin bulun-
ması halinde eşlerden birinin talebi üzerine aile mahkemesi tarafından
eşler arasındaki mevcut mal rejiminin “mal ayrılığına” dönüştürülme-
sine karar verilebilecektir. Bu davanın önemi şudur: Eşler arasında ev-
lilik birliği devam ettiği halde bu davanın kabulü ve kararın kesinleş-
mesi halinde mal rejiminin tasfiyesine yönelik diğer davaların açılıp,
esasının incelenmesi mümkün olabilecektir.
Olağanüstü mal rejimine(mal ayrılığı) geçiş davasında görevli
mahkeme aile mahkemesi olup, maktu yargılama harcı ve maktu ve-
kalet ücretine tabidir. Yetkili mahkeme ise eşlerden herhangi birinin
yerleşim yeri mahkemesidir(TMK m. 207).
2. 3. Katkı Payı Alacağı Davası
Uygulamada kısaca “katkı payı” davası olarak da adlandırılan
bu davanın konusunu çoğunlukla 743 sayılı önceki Medeni Kanunun
yürürlükte olduğu dönemde (01. 01. 2002 tarihinden önceki dönem)
edinilip eşlerden biri adına tapuda tescil edilen taşınmaz mallar, trafik
tescil memurluklarında kayıtlı motorlu taşıtlar oluşturur. Çoğunlukla
tarla, arsa, bağ, bahçe, ev, dükkan gibi taşınmaz malların 3. kişilerden
satın alma yolu ile edinilerek eşlerden biri adına tapuda tescil edildi-
ği, arsa olarak alınıp üzerine bina yapıldığı, kooperatif üyesi olunup
daha sonra kat irtifakı, kat mülkiyeti kurularak tapuya tescil edildiği
görülür. Malik olmayan eşin malik olan eş aleyhine açtığı bu davada
davacı; davalının mülkiyetinde olan malın edinilmesinde, iyileştiril-
mesinde veya korunmasında kendisinin de katkısı bulunduğunu ile-
ri sürerek hak talep eder. “Katkı” iddiasına dayalı olarak davacının,
davalıya karşı ileri sürebileceği hak “kişisel hak” niteliğindeki para
alacağına yönelik olmalıdır. Katkıda bulunulduğu iddiasına dayalı bu
davada ayni hak talebinde bulunulamaz. Örneğin davacı, davalı adına
kayıtlı olan taşınmazın alımına katkıda bulunduğunu ileri sürüp ta-
şınmazın 1/2, 1/3 gibi belirli bir payının tapuda kendi adına tescilini
talep edemez. Katkı iddiasının dayanağı; dava konusu malın alınması,