Previous Page  425 / 437 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 425 / 437 Next Page
Page Background

AİHM’İn Perinçek Kararı: “Soykırım İnkârı”/İfade Özgürlüğü İkileminin Aşılabilirliği

424

şiddete teşvik kasdıyla işlenmiş olması koşuluna tâbi tutma ola-

nağını tanımaktadır. Hatta Taraf Devlet çekince getirerek birinci

fıkrayı uygulamama olanağına da sahiptir.

69

- AİHM kararının da atıfta bulunduğu Avrupa Birliği’nin 2008/913/

JAI kodlu Çerçeve Kararıyla cezalandırılması öngörülen fiillerin

tanımlanmasında özellikle iki referans kaynak üzerinde durul-

muştur:

1) Irk, renk, din, ulusal veya etnik kökenine göre tanımlanan bir

grup ya da böyle bir gruba mensup bir kişi aleyhine Uluslararası

Ceza Mahkemesi Statüsü’nün 6-8. maddelerinde belirtilen soykı-

rım, insanlık aleyhindeki suçlar ve savaş suçlarının alenen inkârı

veya kaba biçimde bayağılaştırılmasının sözkonusu grup veya kişi

aleyhine şiddet veya nefrete yol açması riskinin bulunduğu du-

rumlar.

2) Yukarıdaki fiillerin Nazi rejimi suçlularının cezalandırılmasını

düzenlemiş olan Uluslararası Askerî Mahkeme’nin Şartı’na ekle-

nen 08.08.1945 tarihli Londra Anlaşmasıyla belirlenmiş olan suç-

ların inkârı ya da kaba biçimde bayağılaştırılmasının birinci şıkta

belirlenen grup veya kişi aleyhine şiddet veya nefrete yol açması

riskinin bulunduğu durumlar.

Görüldüğü üzere, iki farklı kaynak referans zikredilmiş olmakla

birlikte, suçun gerçekleşmesi açısından aranan ortak koşul, ifadenin

şiddet veya nefrete yol açması riskidir.

Öte yandan, aynı maddenin 2. fıkrasına göre, üye Devletler, 1. fık-

radaki fiilleri, sadece kamu düzenini bozma riski bulunduğu veya teh-

dit edici olduğu, küfür ya da hakaret niteliğini taşıdığı durumları kap-

sayacak şekilde cezalandırmayı öngörebilirler. Ayrıca 4. fıkrada da üye

69

1 Şubat 2016 tarihi itibarıyla 47 Avrupa Konseyi üyesinden 24’ü sözkonusu söz-

leşmeyi onaylamış olmakla birlikte, Danimarka, Finlandiya ve Norveç 6. madde-

deki çekince olanağını kullanarak, bu maddeyi uygulamayacaklarını, Litvanya,

Montenegro, Hollanda (Protokolü sadece Avrupa kıt’asındaki ülkesi açısından

onaylamış), Polonya ve Ukrayna anılan maddeyi ancak söylemin nefret, şiddete

teşvik ya da ayrımcılık gibi unsurların da gerçekleşmesi halinde cezalandırmayı

öngördüklerini kayda geçirmişlerdir. Fransa’nın bu maddeye ilişkin açıklamasın-

da ise maddenin 1. fıkrasındaki “başka bir uluslararası yargıdan” Fransa’nın bu

niteliğini tanımış olduğu uluslararası mahkemelerin kasdedilmesi gerektiği belir-

tilmiştir