

Denetimli Serbestliğin Türk Ceza Adalet Sistemindeki Tarihsel Gelişim Süreci
338
Bir güvenlik tedbiri olarak denetimli serbestlik ve geniş anlamda
denetimli serbestlik içeren yukarıdaki müesseseler 1989 tarihli tasarı
esas alınarak hazırlanan ve konumuz bakımından çok farklı hüküm-
ler içermeyen 1997, 2000 ve 2003 tarihli tasarılarda da benzer şekilde
yer almıştır. Ancak hükmün geri bırakılması müessesesi, bu ifadeyle
2000 ve 2003 tarihli tasarılarda yer almamış, bununla birlikte 1999 ve
2002 tarihli CMUK tasarılarında
“hükmün geri bırakılması ve denetim-
li serbestlik”
başlığı altında önceki tasarılardaki gerekçelerle birlikte
düzenlenmiştir. 2003 tarihli tasarısının 66. maddesinde diğerlerinden
farklı olarak hükümlülük süresi altı ayı geçmeyen kadınlar hakkında
hükmedilen cezaların “
elektronik alet”
e bağlanması suretiyle oturduğu
yerde infazına ilişkin bir düzenleme öngörülerek, bir modern dene-
timli serbestlik aracı olarak bilinen elektronik izleme(electronic moni-
toring) yöntemine çok sınırlı olarak da olsa yer verilmiştir.
35
Yukarıda açıklamaya çalıştığımız tasarılar genel olarak incelendi-
ğinde, tasarıların tamamında cezalar ve güvenlik tedbirleri şeklinde
iki izli bir yaptırım sisteminin esas alındığı görülmektedir. Denetim-
li serbestlik, her ne kadar bu tasarılarda kavram olarak asıl cezanın
infazından sonra(kural olarak) uygulanabilen bir tür güvenlik tedbi-
ri olarak düzenlenmiş ise de, kavramın çalışmamızda esas aldığımız
geniş anlamı dikkate alındığında, tasarıların 765 sayılı TCK’dan farklı
düzenlemeler içerdiğini görmek mümkündür. Ancak tasarılarda, kar-
şılaştırmalı hukuktaki örneklerine benzeyen klasik ceza hukuku yap-
tırımlarının yanında toplum içinde infazı ve denetimi amaçlayan yeni
yaptırımların ihdas edilmesine ve bu yaptırımların yerine getirilmesi-
ni sağlayacak kurumsal bir yapının oluşturulmasına yönelik düzenle-
meler bulunmadığı görülmektedir.
F. 2005 Yılında Yürürlüğe Giren Temel Ceza Mevzuatında
2005 yılında, ceza adalet sisteminin esasını teşkil eden temel ka-
nunlar olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK), 5271 sayılı Ceza
Muhakemesi Kanunu (CMK) ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbir-
lerinin İnfazı Hakkında Kanun (CGİK)’un yürürlüğe girmesi ile bir-
likte yeni bir döneme girilmiştir. Osmanlı Devleti döneminde ve 2005
35
Bkz: (Erişim)
http://www2.tbmm.gov.tr/d22/1/1-0593.pdf,02.02.2009.