

TBB Dergisi 2012 (100)
Hüseyin EKER
381
cezanın cezanın üçte ikisine kadar, kovuşturma aşamasında gerçekleş-
mesi halinde ise cezanın yarısına kadarının indirileceği, aynı Yasanın
168. maddesinin 3. fıkrasında ise yağma suçlarında, etkin pişmanlığın
soruşturma aşamasında gerçekleşmesi halinde cezanın yarısına kadar,
kovuşturma aşamasında gerçekleşmesi halinde ise üçte birine kadarı-
nın indirileceği belirtilmiştir.
5271 sayılı CMK’nın 2. maddesine göre, soruşturma aşaması; iddi-
anamenin kabulüne kadar geçen evreyi, kovuşturma aşaması ise, id-
dianamenin kabulü ile başlayıp hükmün kesinleşmesine kadar geçen
evreyi ifade eder. Aynı Yasanın 174.maddesinde onbeş gün içinde iade
edilmeyen iddianamenin kabul edilmiş sayılacağı, 175. maddesinde
ise iddianamenin kabulü ile kamu davasının açılacağı ve kovuşturma
evresinin başlayacağı hükümlerine yer verilmiştir.
TCK’nın 168. maddesine göre etkin pişmanlık hükümlerinden
failin yararlanabilmesi için, iade veya tazminin en geç hüküm veril-
mezden önce gerçekleştirilmesi gerekir.
61
Burada hüküm verilmezden
önce ibaresinden kararın kesinleşmesinden önceki son hüküm olarak
anlaşılması gerektiği kanaatindeyiz. Hüküm verilip kararın temyiz
edildikten sonra dosyanın Yargıtay aşamasında olduğu dönemde yapı-
lan iade veya tazmin durumunda sırf bu nedenle bozma yapılamayaca-
ğıdır. Dosya, Yargıtay tarafından bozulup döndükten sonra iade veya
tazminin yapılması durumunda failin etkin pişmanlık hükümlerinden
yararlanamayacağına ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır.
Yargıtay bozmasından sonra failin pişmanlık göstererek yapmış olduğu
iade ve tazminde de TCK’nın 168. maddesi uygulanır.
62
Çünkü ne mad-
dede ne de gerekçesinde hüküm verilmezden ibaresini, ilk hüküm ola-
rak anlamaya yol açacak bir ifade bulunmamaktadır. Bu nedenle, iade
veya tazminin “ilk hükmün verilmesinden önce” yapılması gerektiği
tarzındaki gibi bir yorum fail aleyhine sonuç doğuracaktır.
61
5237 sayılı Yasanın 168. maddesinin 2. fıkrasına göre etkin pişmanlığını kovuş-
turma başladıktan ancak hüküm verilmezden önce gösterilmesi gerekmesine
ve hükümlünün de yakınanın zararını hüküm verildikten sonra temyiz yoluna
başvurulması aşamasında giderdiği anlaşıldığından (Reddi), 6.CD, 04.07.2006,
2005/16954-2006/7164
62
Sanık hakkındaki 20.10.2005 tarihli hükmün, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin
19.06.2006 tarihli kararıyla bozularak ortadan kalktığı ve yeni hüküm kurulma-
dan önce de yakınanın zararının giderilerek etkin pişmanlık koşullarının sağlan-
dığının anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki eleştiri düşüncesi benimsenme-
miştir. 6.CD, 03.11.2008, 2007/24949-2008/18596