Background Image
Previous Page  456 / 477 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 456 / 477 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (100)

Yargıtay Kararları

455

Sanığa 03.10.2007 tarihli oturumda yasal haklarının hatırlatıldığı,

müdafi istemediğini ifade eden sanığın sorgusunun yapıldığı, diğer

oturumlarda da sanığın müdafii isteminde bulunmadığı,

Anlaşılmaktadır.

01 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 sayılı CYY’nın 150.

maddesinin 3. fıkrasının ilk hali; “

Üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını

gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra

hükmü uygulanır

” şeklinde iken, 06.12.2006 gün ve 5560 sayılı Yasanın

21. maddesi ile; “

Alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlar-

dan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygula-

nır

” olarak değiştirilmiştir.

Anılan yasa maddesinde açıkça “

alt sınırı beş yıldan fazla hapis ceza-

sını gerektiren suçlarda

” müdafii görevlendirilmesinin zorunlu olduğu

hükme bağlanmış, alt sınırı beş yıl olan suçlar bu kapsamın dışında

bırakılmıştır.

Bununla birlikte aynı Yasanın 196. maddesinin 2. fıkrasındaki; “

sa-

nık alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis

”, istinafa ilişkin 272/1. maddesin-

deki;

“onbeş yıl ve daha fazla hapis

”, temyize ilişkin 286. maddenin 2.

fıkrasının (a) ve (b) bentlerindeki; “

beş yıl veya daha az hapis

”, aynı fık-

ranın (f) bendindeki; “

on yıl veya daha az hapis

”, temyizde duruşmaya

ilişkin 299. maddedeki; “

on yıl veya daha fazla hapis

” şeklindeki ifadeler

göz önüne alındığında, yasa koyucunun bu ifade tarzını, bilinçli olarak

tercih ettiği ve alt sınırı beş yıl hapis cezasını gerektiren suçları zorunlu

müdafilik kapsamına almadığı sonucuna ulaşılmaktadır.

Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;

Sanığa atılı silahla kişinin yaşamını tehlikeye sokacak şekilde kas-

ten yaralama suçuna öngörülen ceza miktarının 5237 sayılı TCY’nın

87/1-son maddesi uyarınca “beş yıldan az olamaz” şeklinde belir-

lendiği göz önüne alındığında, CYY’nın 150/3. maddesi kapsamında

müdafii görevlendirme zorunluluğu bulunmamaktadır. Nitekim Ceza

Genel Kurulunun 11.10.2011 gün ve 182-204 sayılı kararı ile de aynı

sonuca ulaşılmıştır.