Background Image
Previous Page  75 / 477 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 75 / 477 Next Page
Page Background

Hekimin Hastayı Aydınlatma Yükümlülüğünden Kaynaklanan Taziminat Sorumluluğu

74

Bir diğer görüş ise telafi görüşüdür. Bu görüşe göre manevi tazmi-

natın işlevi manevî zararı telafi etmektir. Telafi görüşüne göre, zarar

görene ödenecek manevi tazminat, onun acı ve elem şeklinde zararı

hissetmesine göre değil, zararı karşılığında ödenir. Bu yönüyle de ob-

jektiftir.

119

Yargıtay’a göre ise manevi tazminat; zarara uğrayanda manevi

huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu

olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna

ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmez. Kusurlu olana yalnız

hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine, za-

rara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmak ve aynı zamanda ruhi

ızdırabını dindirmeyi amaç edinmiştir. O halde bu tazminatın sınırı

onun amacına göre belirlenmelidir.

120

Manevi tazminat davasında, hastanın, üzüntü, elem ve ızdırap ne-

deniyle zararı vardır.

121

Aydınlatma yükümlülüğünün ihlali sonucu ki-

şinin sağlığını kaybetmesi veya bedensel bütünlüğünün ihlal edilmesi

nedeniyle BK. 47. maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakkı

doğar. Bu durumda kişinin yakınlarının manevi tazminat isteyebile-

ceğine dair yasada açık hüküm yoktur. Ancak, bir kişinin sağlığı veya

bedensel bütünlüğünün ihlali halinde yakınlarının bundan etkilenme-

meleri ve üzüntü duymamaları hayatın olağan akışına aykırıdır. Yasa-

nın bu düzenleme tarzı nedeniyle Yargıtay 4. HD., zararın ağır olması

durumunda zarar görenin yakınlarının da, BK. ‘nın 49. maddesi gere-

ğince duygusal kişilik değerlerinin ihlal edilmiş olması nedeniyle ma-

nevi tazminat isteme hakkı doğacağını kabul etmektedir.

122

Yeni Türk

Borçlar Kanunu’nda Yargıtay’ın bu uygulaması yasa maddesi haline

119

Eren, s.750-751.

120

Y. 4.HD. 28.4.1986, 2829- 3659; 4.HD. 03.04.2006, 4746/3573.

121

Oğuzman Kemal/Seliçi Özer/Oktay -Özdemir, Saibe,

Kişiler Hukuku Dersleri

İstanbul-2009, s.179; Eren, s.745.

122

Kararda Daire, “

Kişinin yakınının (karı-koca, ana-baba ve çocuklar... gibi) yaralanma-

sı durumu da onun BK.’nın 49. maddesinin koruduğu duygusal kişisel değerlerine sal-

dırı teşkil eder. Böyle bir eylem sonucu aile birliği içinde gelişen gönül bağlılıklarının

oluşturduğu mutlu yaşamın zarar görmesi kaçınılmazdır. Çünkü aile bütünlüğü içinde

yer alan çocuğun ailenin bir ferdi olarak ağır yaralanması sonucu bütünlüğün manevi

yönden zedelendiği tartışmasızdır. Bu nedenle mahkemenin sorunu çözmede BK.’nın

47. maddeyi aşarak aynı yasanın 49. maddesine göre uygulama yapması gerekirken

aksi düünce ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir

.” demektedir

Y.4.HD.16.10.2007,2243/12329.