

TBB Dergisi 2012 (101)
Candide ŞENTÜRK / Tuğba BAYZİT
149
lenmesi şu iki halde mümkündür: Bunlardan ilki, tanığın ilgili kişilerin
huzurunda dinlenmesi tanık için ciddi bir tehlike teşkil edecek ve bu
tehlike başka şekilde önlenemeyecek olmasıdır. İkincisi ise maddi ger-
çeğin ortaya çıkarılmasının tehlikeye düşecek olmasıdır
178
.
Diğer kanunlarda yer alacak tedbirlere bakacak olursak Terörle
Mücadele Kanunu’nda terörle mücadelede görev alan veya terör ör-
gütü mensupları hakkında yapılan yargılamaya iştirak eden kişlerin
yanında terör suçlarının aydınlatılmasına yardımcı olan kişiler de ko-
ruma tedbirlerinin kapsamına alınmıştır. Bu kanunda yer alan koru-
ma tedbirleri Tanık Koruma Kanunu’nda yer alan tedbirlere kıyasla
tedbirin uygulanacağı kişiler ve suçlar yanında uygulanacak tedbirler
bakımından daha dar kapsamlıdır
179
. PVSK’da sanık ve hükümlüler-
den arananların bulundukları yerleri bildiren ya da yakalanmasına
yardımcı olanların kimliklerinin rızaları olmadıkça açıklanmayacağı
ifade edilmiştir. Yine 4959 sayılı Topluma Kazandırma Kanunu’nun
180
5’inci maddesinde bilgi verdikleri için haklarında söz konusu kanun
hükümleri uygulanan kişilere gerekli kanun hüküümlerinin uygula-
nabileceği düzenlenmiştir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda kaçak-
çılık olaylarını ihbar edenlerin kimliklerinin izinleri olmadıkça ya da
ihbarın niteliği haklarında suç oluçturmadığı müddetçe gizli tutulaca-
ğı ifade edildikten sonra ilgili kişiler hakkında koruma tedbirlerinin
uygulanacağı hüküm altına alınmıştır (m. 19/4)
181
.
Hukukumuzda düzenlenmemiş ancak karşılaştırmalı hukukta çe-
şitli şekillerde yer alan koruma tedbirleri şöyledir: Silah ruhsatı ve-
rilmesi, tanığın işe yerleştirilmesi, tanığa tehlike nedeniyle tanıklıktan
çekinme hakkı tanınması
182
, tehlike nedeniyle tanığın dinlenmesinden
vazgeçilmesidir
183
.
178 DEĞİRMENCİ, s.109-110. BALO, s.77-78.
179 DEĞİRMENCİ, s.110-111.
180 06.08.2003 tarih ve 25191 sayılı RG’de yayımlanmıştır.
181 DEĞİRMENCİ, s.111. FEYZİOĞLU, s.271; CENTEL/ ZAFER, s.429, dn.235.
182 Anayasanın 17’inci maddesine göre herkes yaşama, maddi ve manevi varlığını ko-
ruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Ciddi ve ağır bir tehlike karşısındaki tanığın
ifade vermeye zorlanması ise insan haysiyetinin dokunulmazlığı ile bağdaşmaz.
Ayrıca tanığın özel hayatı çerçevesinde kanunda açıkça düzenlememiş olan tanık-
lıktan çekinme imkanına sahip olması gerektiği savunulmaktadır (ŞAHİN, s.140-
141). Aksi görüş ise, ilk görüşün Tanık Koruma Kanunu ve CMK hükümleri karşı-
sında kabul edilemeyeceği yönündedir. Tersi durumda tanıkların büyük bir çoğun-
luğunun ciddi ve ağır tehlike ile karşı karşıya kaldıkalrını iddia ederek tanıklıktan
çekinme haklarını kullanmak isteyecekleri düşünülmektedir (TURGUT, s.317).
183 TURGUT, s.315-319. Bu tedbirler arasında yer alan silah ruhsatı verilmesi ile tanığın