Background Image
Previous Page  281 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 281 / 537 Next Page
Page Background

Kusurluluk ve Kusurluluğu Etkileyen Haller

280

3-Akıl Hastalığı

TCK’nın 32’nci maddesi; “

[1] Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin

hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranış-

larını yönlendirme yeteneği önemli derecede azalmış olan kişiye ceza verilmez.

Ancak, bu kişiler hakkında güvenlik tedbirine hükmolunur. [2] Birinci fıkra-

da yazılı derecede olmamakla birlikte işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını

yönlendirme yeteneği azalmış olan kişiye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası

yerine yirmibeş yıl, müebbet hapis cezası yerine yirmi yıl hapis cezası verilir.

Diğer hâllerde verilecek ceza, altıda birden fazla olmamak üzere indirilebilir.

Mahkûm olunan ceza, süresi aynı olmak koşuluyla, kısmen veya tamamen, akıl

hastalarına özgü güvenlik tedbiri olarak da uygulanabilir”

şeklindedir.

Kusur yeteneğini etkileyen bir neden olan akıl hastalığının varlı-

ğı durumunda, kişi işlemiş bulunduğu fiilin anlam ve sonuçlarını al-

gılayamamakta veya işlediği fiille ilgili olarak irade yeteneği önemli

ölçüde etkilenmektedir. Kişi bu durumda kusurlu olamayacağından,

hakkında cezaya hükmedilemeyecektir. Ancak, fiili hukuka aykırı ni-

teliğe sahip olduğundan, kişi hakkında akıl hastalarına özgü güvenlik

tedbirlerine başvurulacaktır.

Ayrıca işaret etmek gerekir ki, akıl hastalığı kişinin işlediği her

fiil açısından algılama veya irade yeteneği üzerinde etkili olmayabilir.

Örneğin, kleptomani akıl hastası olan kişinin hafif değerdeki şeylere

yönelik olarak işlediği hırsızlık suçu açısından irade yeteneğinin ol-

madığı söylenebilir. Ancak, bu kişinin kasten adam öldürme suçunu

işlemesi durumunda, malûl olduğu akıl hastalığı bu fiille ilgili olarak

algılama ya da irade yeteneğini etkilemez.

Kişinin akıl hastası olup olmadığının tespiti ile hastalığının al-

gılama ve irade yeteneği üzerinde ne gibi etkilerinin olabileceğini,

davranışlarını ne surette etkilediğini genel olarak belirleme, tıbbî bir

konudur. Uzman bilirkişi bu hususu ortaya koyduktan sonra, akıl has-

tası olan kişinin somut olay açısından algılama veya irade yeteneği-

nin olup olmadığını, akıl hastalığının somut olay açısından kişinin bu

yeteneklerini ne ölçüde etkilediğini normatif olarak belirleme görevi,

hâkime aittir.

Hükümet Tasarısında akıl hastalığı durumunda kişinin kusur ye-

teneği, akıl hastası hakkında uygulanacak tedbirler ve bunların usu-