Background Image
Previous Page  365 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 365 / 537 Next Page
Page Background

Kadın ve Aile Bireylerine Yönelik Şiddete Karşı 6284 Sayılı Kanunun Getirdikleri

364

Sonuç

Yanlış inanç ve geleneklere dayanan alışkanlıklar, kanun zoruyla

da olsa kolayca değiştirilememektedir. Geçmişten günümüze devam

eden başlık parası, töre cinayetleri, düğünlerde israf gibi uygulamalar

varlığını sürdürmektedir. Şiddet ise önlenemediği gibi dozunu art-

tırmakta ve yaygınlaşmaktadır. Çünkü fert, toplum ve devlet olarak

aynı yanlışı sürdürerek tek eğitim aracı olarak yasaklamayı ve cezalan-

dırmayı seçmekteyiz. Bu açıdan Kanun’un aile içindeki şiddete karşı

yetersiz kalacağını ve olumsuz sonuçlar doğurabileceğini,

“şiddetle”

sarsılan aile birliğinin, bu Kanun’a göre isabetsizce verilmiş tedbir

ve zorlama hapsinin bir çeşit artçı şok etkisi yapmasıyla aile birliğini

olumsuz etkileyebileceğini düşünüyorum. Ancak yasama organının

görevi kanun çıkarmak, yargının görevi ise uygulamaktır. Hâkim ve

Cumhuriyet savcıları, beğenmese de mevcut yasaları uygulamakla gö-

revlidir. Kanun’da öngörüldüğü gibi, şiddet mağduru ve şiddet uygu-

layan için alınan tedbir kararlarının

insan onuruna yaraşır

bir şekilde

yerine getirilmesine özen gösterilmelidir (m. 1/2-c).

Bu Kanun bir

“Yengeç Kanun”

olmamalı ve şiddeti tırmandırma-

malıdır. Tedbir olarak verilebilecek onlarca seçenek varken, hemen

ilk anda ve Kanun’un tanıdığı en üst sınırı esas alarak bir kimsenin 6

ay süreyle evinden uzaklaştırılmasına karar verilmesi ne psikoloji, ne

sosyoloji, ne de kriminoloji ilmiyle izah edilebilir. Bu gibi kararların,

intihar, cinayet ve hatta toplu katliamlara neden olduğu medya arşiv-

lerinde saklıdır.

Kanun uygulamada hata kabul etmeyecektir. Ancak her şeyden

önce yukarıda belirtildiği gibi Kanun’daki

“koru, önle, uyar, hapset”

mantığı buna engeldir. Ali Fuat Başgil’in ifadesiyle

“en iyi kanun bile

acemi ellerde bir zulüm kılıcı haline gelir.”

Şu husus çok önemlidir ve mut-

laka araştırmacılara yol gösterecek şekilde istatistikleri tutulmalıdır:

Hakkında tedbir kararı verilen (şiddet uygulayan) hakkında kaç olay-

da Kanun’un 15/3. maddesi uyarınca destek hizmetleri sunulmuştur?

Her bir destekleyici hizmetten elde edilen sonuçlar nedir? Zorlama

hapsine tabi tutulan kimseler bundan sonra ne yapmıştır? Bir başka

tek say

ı

larak g

ö

sterilmi

ş

t

ir.

U

ygulamada çekişmesiz yargı davasına katılma (mü-

dahil olma) pek rastlanan bir durum değildir.