Background Image
Previous Page  78 / 537 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 78 / 537 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2012 (101)

Güçlü AKYÜREK

77

sidir. Bu nedenle ihlal kararı verilirse ilgili devlet buna uymak zorun-

dadır. Ancak müdahale olmadığı ya da müdahalenin hukuka uygun

olduğu yönündeki bir karar ilgili devletin, daha geniş düzenlemeler

yapmasını engellemez. Bir başka deyişle Mahkeme genel olarak yar-

gılamaya bakarak karar veriyor olsa da söz konusu yaklaşım üye dev-

letin hukuka aykırı delilleri mutlak olarak yasaklaması için bir engel

oluşturmaz. Zaten Mahkeme, üye devletlere belli bir takdir yetkisi ta-

nısa da ihlal edilmemesi gereken bir asgari sınırı da göstermektedir

54

.

Delillerin hukuk uygun elde edilebilirliği görüşü ise bir hukuk

devletinde geçerli olmamalıdır. Zira böyle bir anlayış yasal usulleri

tamamen uygulanamaz hale getirebilir, hatta Türkiye gibi ceza yargı-

laması koruma tedbirlerine yönelik neredeyse bütün istemlerin onay-

landığı bir ülkede sistemi bütün güvencelerden yoksun bırakabilme

tehlikesini de beraberinde getirir. Zira kamu görevlisinin ya yetki-

si vardır ve bu çerçevede yaptığı eylemler hukuka uygundur ya da

yetkisi yoktur ve eylemi hukuka aykırıdır. Aksi bir yaklaşım sistemi,

yabancı unsurlarla zorlamak ve tamamen öznel değerlendirme/uygu-

lamalara yol açmak anlamını taşır.

Dolayısıyla hem gerçek amacın hukuk olduğu hem de diğer görüş-

lerdeki eksikler dikkate alındığından hukuka aykırı delillerin istisnasız

biçimde değerlendirme dışı tutulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Zaten herhangi bir niceliksel değerlendirme olmaksızın, hukuka aykırı

bir işlem veya eylemin hukuka aykırılık oluşturduğunun ve bir hukuk

devletinin hiçbir zaman hukuka aykırılığı kabul edemeyeceği / mazur

göremeyeceğini saptadıktan sonra varılması gereken tek nokta budur.

c) Mutlak yasağın sonuçları: Yargılamanın amacının

“hukuku uy-

gulamak”

olarak konmasından sonra aslında özel kişilerce elde edilen

hukuka aykırı deliller ve şüpheli/sanık lehine olan hukuka aykırı de-

liller sorunları kendiliğinden aydınlanmaktadır. Hukuk devleti çer-

çevesinde bir delil, kim tarafından elde edilmiş olduğundan bağım-

sız olarak, eğer hukuka aykırı ise mutlak olarak değerlendirme dışı

kalmalıdır

55

. Zira amaç Amerika Birleşik Devletleri’ndekinin aksine

54 Emine Eylem Aksoy Rétornaz,

La sauvegarde des droits de l’Homme dans l’exécution

de la peine privative de liberté, notamment en Suisse et en Turquie

, Schultess, 2011, s.

39-40.

55 Aynı yönde Yener Ünver – Hakan Hakeri,

a.g.e.

, s. 660.