

Ceza Yargılamasında Hukuka Aykırı Delillerin Değerlendirilmesi Sorunu
74
Daha çok Kıta Avrupa’sı ülkelerinde ileri sürülen
“temel hak ve
özgürlükleri korumak”
amacı da kısmen doğru olmakla birlikte yeter-
sizdir. Çünkü aşağıda açıklanacağı üzere sistemin tamamına değil bir
kısmına bakmakta, ayrıca şüpheli veya sanığın temel hak ve özgür-
lüklerinin ihlal edilmediği ya da ihlal edilmediğinin ileri sürülebildiği
hallerde hukuka aykırı delillerin kullanılabilmesinin yolunu açmak-
tadır. Mahkemelerin tek amacı temel ve hak özgürlüklerin ihlal edi-
lip edilmediğini belirlemek değildir. Bunu da kapsayacak ama içeriği
daha geniş ve daha nesnel bir amaca sahiptirler.
Bu da
“hukuku uygulamaktır”.
Bir ceza mahkemesi, maddi gerçe-
ğe ulaşma çabası içerisinde önüne getirilen bir olayla ilgili yargılama
ve değerlendirme yaparken yargılanan kişilerden ve hatta yargılama
konusu olay hakkında verilecek kararın olası etkilerinden bağımsız
olarak hukuku uygulamayı amaçlar. Bunun da mevzuattaki en somut
karşılığı Anayasa’nın 138. maddesinin 1. fıkrasındaki hükümdür. Böy-
lece “
Hâkimler (…) Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani ka-
naatlerine göre hüküm verirler
”. O halde karar verirken hukuka uymak
zorunda oldukları gibi hukuku uygulamayı da amaç edinmek zorun-
dadırlar. Anayasa’nın 2. maddesinde öngörülüp değiştirilmesi teklif
bile edilemeyen
“hukuk devleti”
ilkesinden çıkan kaçınılmaz sonuç da
budur. Zaten hukuk devleti, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin de
kararlarında sürekli gönderme yaptığı ve değerlendirmeleri sırasında
dikkate aldığı vazgeçilmez bir kavramdır
50
.
Elbette uygulanacak olan
“hukuk”
kavramı içerisine başta şüpheli/
sanık olmak üzere yargılamaya dahil olan herkesin temel hak ve öz-
gürlüklerinin dikkate alınmasını, korunmasını içermekle birlikte mah-
kemenin yargılama yaparken amacı yalnızca bu değerleri korumak
değil daha üst ve geniş bir kavram olan hukuku uygulamaktır. Aksi
anlayış aşağıda da değinildiği üzere yanlış sonuçlara ve uygulamalara
yol açabilecektir.
O halde hukuk devletinin bir parçası olarak hukuku uygulamakla
görevli olan bağımsız ve tarafsız mahkemelerin, yaptıkları her işlem
ve verdikleri her kararda hukuku amaçlamak, hukuku uygulamak zo-
50 Örneğin bkz.
Streletz, Kessler, Krenz – Almanya
, 22.3.2001, par. 81-82;
Assanidzé –
Gürcistan
, 8.4.2004, par. 173 ve 175;
Markovic ve diğerleri
– İtalya, 14.12.2006, par.
79;
Nejdet Şahin, Perihan Şahin
– Türkiye, 20.10.2011, par. 56-57
( www.echr.coe.intErişim: 2.3.2012).