240 / 465
TBB Dergisi 2012 (103)
Hayrettin YILDIZ
239
bir tür temelin üstüne inşa faaliyeti de denebilir. Aynı maddeye göre
meclis stratejik plan ve kesin hesabı görüşüp bu konuda meclise
görüş
bildirmek
, öngörülmeyen giderler ödeneğinin harcama yerlerini
belirle-
mek
, kanunlarda öngörülen cezaları
vermek
, bazı belediye uyuşmazlık-
larının anlaşma ile tasfiyesine
karar vermek
gibi görevlerle donatılmış-
tır. Görüldüğü gibi maddede gecen hükümler encümene karar organı
vasfı verebilmek için yeterli değildir. Encümene daha ziyade meclisten
çıkan kararların somutluk kazandığı ve icra edildiği bir yürütme kuru-
lu demek daha yerinde olacaktır
35
.
Anayasa’nın 127. maddesine göre
“Mahallî idareler, …karar organ-
ları… kanunda gösterilen seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu
tüzelkişileridir.”
Dolayısıyla üyelerinin sadece bir kısmı seçilmişlerden
oluşan encümenin eski kanundaki yetkileri Anayasa’ya aykırılık teşkil
ediyordu. Nitekim yeni kanunun yürürlüğe girmesinden sonraki bir
kararında Anayasa Mahkemesi bu sefer encümeni bir karar organı ola-
rak değil, yürütme organı olarak tavsif etmektedir
36
. Anayasa Mahke-
mesi bu konudaki kararını verirken encümene yüklenilen görevlerin
niteliğinden yola çıkarak böyle bir sonuca varmaktadır
37
.
Nasıl olursa olsun encümen yerel yönetim idaresinin çok önemli
organlarından biridir ve önemli görevler icra etmektedir. Ve encüme-
nin yaptığı işler doğrudan yöre halkını ilgilendirmektedir. Bu yüzden
ya encümen gibi bir kurulun yöre halkını ilgilendiren konularda mec-
lisin çok gerisinde kalması ya da yerel yönetimin işleyişine bu kadar
aktif bir biçimde katılacaksa tüm üyelerinin seçilmiş temsilcilerden
oluşması gerekir.
35
ARIKBOĞA, Erbay, Yerel Yönetimler ve Organları: Organlar Arası İlişkilerin Üç
Boyutlu Analizi
,
op. cit., s. 172
36
29.12.2007 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı, Esas: 2005/95, Karar: 2007/5, R.G.
Sayı: 26741
37
Bir diğer taraftan kanun koyucu 5393 sayılı yasayı hazırlarken kanun gerekçesin-
de:
“Belediye encümeninde atanmış üyelerin yer alması, bu organın karar organı olma-
dığını göstermektedir denmektedir
”. Hâlbuki bir organın karar ya da yoksa yürütme
organı olmasını üyelerin seçimle ya da atamayla gelmesi belirlemez. Bir organın
karar ya da yürütme organı olmasına nasıl karar verileceği ancak verilen görev ve
yetkilerin niteliğinden anlaşılabilir. Ki söz konusu karar da Anayasa mahkemesi
incelemesini verilen görevler üzerinden yapmaktadır. (29.12.2007 tarihli Anayasa
Mahkemesi kararı, Esas: 2005/95, Karar: 2007/5, R.G. Sayı: 26741
)