

Tabiî Hâkim İlkesi ve Medenî Yargı
34
Yargılamanın iadesi ile ilgili olarak, hukukyargısı bağlamında tartı-
şılması gereken diğer bir sorun da, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun
378. maddesinin birinci fıkrasında yer alan düzenlemeden kaynaklan-
maktadır. Çünkü, yargılamanın iadesi istemini inceleyip karara bağla-
yacak olan yargı yeri, kesinleşmiş kararına karşı yargılamanın iadesi
yoluna başvurulmuş olan mahkemedir. Halbûki, kararı vermiş olan
bu mahkemenin oluşumunun, tabiî hâkim ilkesine aykırı bir biçimde
gerçekleştirilmiş olduğu hususu, gerek Anayasa Mahkemesi’ne gerek
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunulması
üzerine, yani her iki ihtimalde de, bu mahkemelerin vermiş olduğu
kararlarla sabit hale gelmiştir. Dolayısıyla, bu bağlamda, tekrar başa
dönülmüş olacağı için, bir kısır döngü ortaya çıkar. Zira, sözü edilen
halde, yargılama, yine, tabiî hâkim ilkesine aykırı şekilde kuruluşu
gerçekleştirilmiş ya da görevlendirilmiş olan mahkemede yapılmak
zorundadır ve bu durumda, ihlâlin giderilmesini engelleyici bir etki
doğuracaktır
64
. İhlâlden sonra, yapılacak olan bir değişiklikle, yargı
yerinin oluşumunda, kuruluşu ve görevi itibariyle tabiî hâkim ilkesine
aykırılığın giderilmiş olması, bu kısır döngünün ortadan kalkması so-
nucunu doğurmaz. Zira, yapılacak olan değişiklik, oluşumunda tabiî
hâkim ilkesine aykırılık bulunan yargı yerini, değişikliğin ortaya çık-
masından sonraki evrede işlerlik kazanacak uyuşmazlıklar bakımın-
dan tabiî hâkim ilkesine uygun hale getirir.
Olması gereken hukuk açısından, kararı veren mahkemenin olu-
şumunun, tabiî hâkim ilkesine aykırılık arzettiğinin, bireysel baş-
vuru üzerine Anayasa Mahkemesi’nin veya Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi’nin kararıyla sabit olması halinde, yani her iki olasılıkta
da, -yapılacak olan yasal düzenleme ile, bundan sonra ortaya çıka-
cak uyuşmazlıklarla ilgili yargılamalar bakımından, tabiî hâkim ilkesi
ile ilgili tartışmaların giderilmesi hususu bir yana bırakılacak olursa
- yargılamanın iadesi isteminin, hâlihazırdaki üst derece yargılaması
bağlamında
65
, karar süresinde temyiz edilmediği için kesinleşmiş ise,
64
Pekcanıtez – Anayasa Şikâyeti, s. 531.
65
5235 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi uyarınca, bölge adliye mahkemelerinin,
yurt genelinde göreve başlayacakları tarih, henüz Resmî Gazete’de ilân edilme-
diği için, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda yer alan istinafa ilişkin hükümler
fiilen işlerlik kazanamamıştır. 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması ve
Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la, Hukuk Muhakemeleri
Kanunu’na eklenmiş bulunan geçici 3 üncü madde uyarınca, üst derece yargı-