Background Image
Previous Page  363 / 441 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 363 / 441 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

362

kaldırılması sonucunda iddianame mahkemenin esas defterine kaydolunarak

yargılamaya başlanmıştır. Somut olayda iddianamenin kabulünün iki aylık

süre geçtikten sonra gerçekleşmesinin nedeni, iddianamenin kabulüne ilişkin

yasa yolu prosedürünün sonuçlanmasının belirli bir zaman gerektirmiş olu-

şudur.

3. Uyuşmazlık konusuyla ilgili olarak mevzuatımızdaki hükümlere bak-

tığımızda; 5187 sayılı Basın Kanunu’nun ‘Dava açma süresi’ kenar başlıklı

26/1-2. maddeleri şöyledir;

‘Basılmış eserler yoluyla işlenen veya bu Kanunda öngörülen diğer suç-

larla ilgili ceza davalarının günlük süreli yayınlar yönünden iki ay, diğer

basılmış eserler yönünden dört ay içinde açılması zorunludur.

Bu süreler basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği

tarihten başlar. Basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edilme-

mesi halinde yukarıdaki sürelerin başlama tarihi, suçu oluşturan fiilin Cum-

huriyet Başsavcılığı tarafından öğrenildiği tarihtir. Ancak bu süreler, Türk

Ceza Kanununun dava zamanaşımına ilişkin maddesinde öngörülen süreleri

aşamaz’

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun ilgili maddeleri ise şöyledir:

Kamu davasını açma görevi

Madde 170 – (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tara-

fından yerine getirilir.

(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği husu-

sunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzen-

ler.

İddianamenin kabulü ve duruşma hazırlığı

Madde 175 – (1) İddianamenin kabulüyle, kamu davası açılmış olur ve

kovuşturma evresi başlar.

4. Kamu Davasının Açılması

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 175/1. maddesi, ‘İddianame-

nin kabulüyle, kamu davası açılmış olur ve kovuşturma evresi başlar’ hük-

münü içermekte olup, bilindiği üzere 5187 sayılı Basın Kanunu 26.06.2004

tarihinde yani CMK’nın yürürlüğe girmesinden yaklaşık bir yıl önce yü-

rürlüğe girmiştir. Dolayısıyla 5187 sayılı Kanunun kabul edildiği dönemde