

TBB Dergisi 2013 (105)
Gökhan Yaşar DURAN
371
Bu fıkra da, Anayasa Mahkemesinin 17.01.2013 tarihli, 2012/80 E.
2013/16 K. Sayılı aynı kararına konu edilerek yukarıdaki aynı gerekçe
ile“
sırf askeri suçlar ile 1632 sayılı Kanun’un üçüncü babının dördüncü fas-
lında düzenlenen suçlarla ilgili olarak hükmolunacak cezalar hakkında 5237
sayılı Kanun’un kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar uygulanmama-
sının asker ve sivil kişiler arasında eşitsizlik yarattığı(ndan);… Anayasa’nın
2. ve 10. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.”
Nitekim Anayasa
Mahkemesi itiraz konusu kuralın Anayasa’nın 2’inci maddesine aykırı
olduğundan iptali gerektiğine karar vermiştir
164
Bu karara göre AsCK 81’inci maddesinden ceza alan suç faillerinin
cezalarının şartları varsa; kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım-
lardan birine çevrilmesi artık mümkündür.
AsCK Ek Madde 10/son fıkrasında; “
Bu Kanunda yazılı suçlarla il-
gili olarak 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun
231’inci maddesinin beş ilâ ondördüncü fıkraları uygulanmaz”
hükmü yer
almaktaydı.
Yine bu fıkra da AnayasaMahkemesinin 17.01.2013 tarihli, 2012/80
E. 2013/16 K. Sayılı kararına aynı gerekçe ile konu edilerek, “
1632 sa-
164
Anayasa Mahkemesinin 17.01.2013 tarihli, 2012/80 E. 2013/16 K. Sayılı kararının
gerekçesinde özetle: “
5237 sayılı Kanun’un 49. maddesinin ikinci fıkrasına göre, hükme-
dilen bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, kısa süreli hapis cezası olarak adlandırıl(dığı);
50. maddenin birinci fıkrasında ise kısa süreli hapis cezası yerine uygulanabilecek seçenek
yaptırımlar gösterilerek bu konuda hâkime takdir yetkisi tanın(dığı), Kanun’un 50. mad-
desi gereğince kısa süreli hapis cezalarının, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik duru-
muna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre
adli para cezasına, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın tamamen giderilmesine, en
az iki yıl süreyle bir eğitim kurumuna devam etmeye, belirli yerlere ya da belirli etkinlik-
lere katılmaktan yasaklanmaya, ilgili ehliyet ya da ruhsatın geri alınmasına veya belirli
meslek ya da sanatı yapmaktan yasaklanmaya yahut kamuya yararlı bir işte çalışmaya
çevrilebilmesi imkânı bulun(duğu),
İtiraz konusu kural, kısa süreli hapis cezasına
mahkum olan sanıkların toplum içinde özgürlükleri kısıtlanmadan, cezaevlerinin olumsuz
etkilerinden de kurtarılarak, toplumla sosyal bağları koparılmadan ve hayatın normal akışı
değişmeden ıslah edilmelerine engel teşkil etmekte ve sanıklarda gözlenen iyi halin ve piş-
manlığın değerlendirilememesi sonucunu ortaya çıkar(dığı), Sonuç olarak kısa süreli hapis
cezasına mahkum olan sanıklar yönünden seçenek yaptırımlara çevrilme yasağı öngören
itiraz konusu kuralın, 1632 sayılı Kanun’un 47. maddesinin birinci fıkrasının (A) ben-
dinin birinci ve ikinci cümlelerine ilişkin gerekçede belirtilen nedenlerle ceza hukukunun
temel prensiplerinden olan cezanın kişiselleştirilmesi ile ölçülülük ilkesine ve dolayısıyla
hukuk devleti ilkesine aykırılık oluşturduğu, Açıklanan nedenlerle, itiraz konusu kural
Anayasa’nın 2. maddesine aykırıdır. İptali gerek(tiğine
)”karar vermiştir.
http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2013/01/20130123-22.htm (25.01.2013)