

TBB Dergisi 2014 (111)
Tuğçe AKDEMİR
267
Hiç kimse açmış olduğu davayı sonuna kadar takip etme zorun-
luluğu altında tutulamayacağı için davadan feragat, her dava için uy-
gulanabilir bir işlem niteliği taşımaktadır. 6216 sayılı kanun da aynı
şekilde davadan feragat kurumunu kabul etmekte ve 50. maddenin 5.
fıkrasına göre, “
Davadan feragat hâlinde, düşme kararı verilir
.” Şeklinde
düzenlendiği görülmektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvurunun öznel işlevine ağırlık
verip, nesnel işlevine ağırlık vermemesi, diğer bir ifadeyle, temel hak ve
özgürlüklerin ihlali kararı verebilmesi için kişinin talebine bağlı olma-
sı feragat kurumunun da benimsendiğini bize göstermektedir.
28
Ancak
bazı ülkelerde yargılamaya devam edilebileceği yönünde kararlar veril-
diği için iradenin fesada uğratılması halinde ve irade sakatlıkları duru-
munda başvurunun nereye yapılacağı ve nasıl uygulanacağı yönünde
uygulamada bazı sorunlar gündeme gelebileceği unutulmamalıdır.
29
BİREYSEL BAŞVURU YOLUNUN VERGİ HUKUKU
ALANINDA UYGULANMASI
I. Genel Olarak Vergi - Bireysel Hak İlişkisi
İnsanların varlıklarını sürdürebilmeleri, onların zorunlu olan ih-
tiyaçlarının giderilmesi ile gerçekleştiği için bu gereksinimlerin kar-
şılanması amacıyla gösterilen çabalar olarak adlandırılan “ekonomik
faaliyetler”
30
ile devletlere bir takım görevler düşmektedir.
Buna göre, bir taraftan sosyal ve demokratik devletlerin gerek-
leri doğrultusunda toplumdaki ihtiyaçlar giderilmekte, üretimde ve
tüketimde etkinliğin sağlanması amacıyla kamusal yardımlar yapıl-
makta; diğer taraftan ise, kamu hizmetlerinde bulunabilmek amacıyla
yapılan kamu harcamalarının finansmanı vergi ve benzeri gelirlerle
sağlanmaktadır.
Vergi kanunları bu doğrultuda, mükelleflere vergiye ilişkin çeşitli
ödevler yüklemektedir. Buna göre mükellefler, bu yükümlülüklerini
kanunlarda öngörülen esas, şekil ve zamanlarda gerçekleştirmelidir-
28
Oder, age., s.103.
29
Deynekli, agm., s.88.
30
Pekin, Tevfik, Ekonomiye Giriş, İstiklal Matbaası, İzmir, 1982, s.1.