Background Image
Previous Page  345 / 413 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 345 / 413 Next Page
Page Background

Yeşilçam’dan Popüler Hukuk Kültürüne Mesajlar

344

dafaa hatırlatması da fayda etmez. En ağır ceza ile cezalandırılmayı

sevgilerinin gücünün delili olarak görürler. Adeta idamlarına karar

verilse daha mutlu olacaklardır, çünkü aşk için daha yüce delil ola-

maz. Hâkimin de bu anlamsız mücadeleye destek vermesi film izleyi-

cisinde “suç üstlenmeyi” meşrulaştırır.

Cemiyet yararı için sanığın cezalandırılması gerekir iddiasına

karşılık gerçek suçlu sanık değil, toplumdur savunması yapılır ve ade-

ta mahkemenin varlık amacı sorgulanır:

Sanık Avukatı:

…Bu kutsal müessese niçin kurulmuştur. Sayın yargıç-

ların görevi yalnız ceza dağıtmak mıdır? Ayağı kaymış insanlar uçuruma mı

yuvarlansın? Onları kim kurtaracak? İyi insan olarak topluma kim iade ede-

cek? (Avare-1964)

Gelir dağılımı dengesizliğinin oluşturduğu çelişkilere, sosyal-sı-

nıfsal adaletsizliklere gelir dağılımı dengesizliğinin yaşandığı ülkeler-

de ve zamanlarda yapılan filmlerde de dikkat çekilmesi, gelir dağılımı

dengesizliklerini gidermede etkili olmuş mudur acaba? Yoksa suçu

mu artırmıştır? Asıl suçlu toplum olunca sanığın da cezalandırılma-

ması istenir. Sanığın, o suçlu olarak tanımlanan topluma kazandırıl-

ması istemi ise çelişki oluşturur:

Sanıklar ne yaparlarsa yapsınlar namuslarına laf söyletmezler.

Randevu evinde çalışıyor da olabilirler, oranın işletmecisi de olabilir-

ler, ama “iffet”lerini korumuşlardır. Cinayet de işleyebilirler, hırsızlık

da yapabilirler ama onlar hep “namuslu”durlar:

Avukat Doğan:

… Bununla beraber namus ve iffetini canı pahasına

sonuna kadar korumuş, göğsüne dayanmış silahın namlusu karşısında kılını

bile kıpırdatmamış, ölüme meydan okuyarak yinede bir ırz düşmanına boyun

eğmemiştir… (Söz Müdafaanın-1970)

Son pişmanlığa pek rastlanılmaz. Çünkü sanık pişman olacak bir

şey yapmamıştır. İnsan öldürmüştür, o kadar. “O öldürülmeyi hak et-

mişti” mesajı film boyunca verilir. Fakat kötü insanlar ölürler, ölme-

mişlerse de pişman olurlar. Ekmekçi Kadın (1965) filminde Nazmi’nin

pişman olması gibi. Pişmandır çünkü artık hasta kızı ölmüştür:

İncelenen filmlerde seyirciye kanunlara aykırı bir durumla karşı-

laştığında resmi mercilere müracaat etmesi gerektiği mesajı verilmez.