

TBB Dergisi 2014 (115)
Seçkin YAVUZDOĞAN
209
cukları bakımından Devlet Memurları Kanunu herhangi bir düzenle-
meye yer vermemiştir. Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle
Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte de memurun öğrenim gören ço-
cuğunun bulunması naklen atamada göz önüne alınacak kriterlerden
biri olarak düzenlenmemiştir. Memurun kendisinin öğrenim görmesi
durumu da yönetmelikte bir özür olarak değerlendirilmemiştir. An-
cak kurumların özel yönetmeliklerinde bu husus naklen atamalarda
dikkate alınacak hususlardan biri olarak düzenlenmiş olabilir. Özel
yönetmeliklerde aksi düzenlemeye yer verilmedikçe çocukların öğ-
renim durumu naklen atamalarda dikkate alınması gerekli hususlar-
dan değildir. Ancak bu husus tartışmaya açıktır. Zira kamu persone-
linin naklen atama mevzuatında eşin çalışıyor olması ve çocukların
öğrenim durumlarının dikkate alınmaması Anayasa’nın 41. madde-
sine aykırılık oluşturur. Sözü edilen personelden yönetmeliklerinde
özel düzenlemeler bulunanlar bakımından çocukların öğrenim du-
rumu naklen atamalarda göz önünde bulundurulması gereken bir
kriter iken, özel düzenleme bulunmayan memurlar için çocukların
öğrenim durumunun naklen atamalarda nazara alınmaması “kanun
önünde eşitlik” ilkesine aykırı olur. Özel mevzuatta özel bir düzen-
leme yapılmamış olması idarenin anayasal yükümlülüğünü ortadan
kaldırmamalıdır.
Eş durumundan nakil isteyebilmek için diğer eşin de memur ol-
ması gerektiğine ilişkin Danıştay’ın katı yaklaşımı değişmiştir. Danış-
tay yakın tarihli kararlarında “memur” kavramını geniş yorumlama-
ya başlamış, eşin “kamu görevlisi” olması durumunda eş özründen
nakil istenebileceğine ilişkin hükümler kurmaya başlamıştır. Ancak
eşin “serbest meslek” icra ediyor olması, haklı olarak, naklen ata-
malarda bir özür olarak değerlendirilmemektedir. Tabi bunda idare
mahkemelerinin verdikleri kararların yönlendirici etkisi gözden kaç-
mamaktadır.
Eş durumu dikkate alınırken memurların eşlerinin kamu görevlisi
olup olmamasına göre gruplandırılması ve eşi kamu görevlisi olma-
yan memurlar bakımından naklen atama taleplerinin sırf bu gerekçe
ile reddedilmesi Anayasa’nın 10. Maddesi ile güvence altına alınan ka-
nun önünde eşitlik ilkesine aykırıdır. Yapılması gereken Devlet Me-
murları Kanunu’nun 72. maddesindeki ve Devlet Memurlarının Yer
Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin 9. maddesin-