

TBB Dergisi 2014 (115)
Cihat ÖNER
245
icapların ne anlama geldiği şu şekilde açıklanabilir: İktisadi icaplardan
içinde bulunulan ekonomik ortam ve koşullar anlaşılmaktadır
3
. Tica-
ri icaplardan kasıt ticari örf ve adettir. Teknik icaplar ise herhangi bir
imalat faaliyetinde bulunması gereken unsurlar ve mamuldeki özellik-
leri içermektedir.
4
İlk olarak, hukuktaki genel kurala uygun bir biçim-
de, vergi hukukunda da iddia sahibinin maddi olguya ilişkin iddiasını
ispat ile yükümlü tutulduğu ortadadır. Ancak bir olaydan kendi lehine
sonuç çıkartacak olan tarafın, bunu ispat etmesi zorunludur. Özellikle
ekonomik, ticari ve teknik icaplara uymayan durumlar ile olayın özel-
liğine göre normal ve olağan sayılmayan durumlar iddia edilmişse,
iddia sahibi bunu ispat etmekle yükümlü tutulmuştur.
5
Dolayısıyla
bu bir ikna sürecidir. Olayın neden iktisadi, ticari ve teknik icaplara
uymadığı ya da mutat olmadığı konusunda uyuşmazlığın görüldüğü
aşamaya göre ya vergi idaresi ya da mahkeme ikna edilmelidir. İkna
sürecinde vergi hukukuna ilişkin ispat araçları kullanılabileceği gibi
resen araştırma ilkesi de uygulama alanı bulacaktır. Aşağıda her bir
somut olaydaki iddiaların ikna edici olup olmadığı ya da Danıştay’ın
bunları nasıl değerlendirdiği tartışılmaktadır.
İktisadi, ticari ve teknik icaplar yanında olayın özelliğine göre nor-
mal ve mutat olmayan bir durumun iddia olunması halinde de ispat
yükü bunu iddia eden tarafa düşer. Bu genel olarak vergi idaresinin
yararına işleyen bir karinedir
6
. Aşağıda ayrıntılı olarak tartışılacağı
üzere normal ya da mutat durumlar bazen iktisadi, ticari ve teknik
icaplar ile birlikte ele alınmakta, bu icaplara aykırılıklar normal ve mu-
tat olmayan durumlar olarak kabul edilmektedir. Bu yüzden söz ko-
nusu icapların normal ve mutat olmayanın tespiti bakımından da bir
uygun olarak oluşmuş olduğu ve hayatın olağan akışına göre normal ve mutat
şekilde ortaya çıktıkları kabul edilir. Bkz. Kaneti Selim, Vergi Hukuku, 2. Bası,
Filiz Kitabevi, İstanbul, 1988, s.50.
3
Başka bir tanımlamada iktisadi icaplar, insanların kişisel çıkarları gereği topluma
egemen olan ekonomik sistemin kurallarının gerektirdiği gibi davranmaları ola-
rak tespit edilmektedir. Bkz. Candan Turgut, Açıklamalı İdari Yargılama Usulü
Kanunu, 3. Bası, Adalet Yayınevi, Ankara, 2009, s.838-839.
4
Mualla Öncel - Ahmet Kumrulu - Nami Çağan, Vergi Hukuku (22. Bası), Turhan
Kitabevi, Ankara, 2013, s.202.
5
Öncel-Kumrulu-Çağan, a.g.e., s.202.vd.
6
Zira vergilendirme işlemini vergi dairesi yapmaktadır; vergi yükünün gerçekte
olmadığını ispat mükellefe düşmektedir. Saban Nihal, “Vergi Usul Kanunu’nda
Yer Alan Karinelerde Aksini İspat”,
Danıştay Dergisi,
S.82-83, 1992, s.8.