Background Image
Previous Page  426 / 517 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 426 / 517 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2014 (115)

Selami ER / Halil İbrahim DURSUN

425

rağmen, konuyla ilgili kararlarında, işçinin boşta geçen süreler için en

fazla 4 aylık ücret alacağına ilişkin kurala hiç değinmemiştir.

C- Konuyla İlgili Anayasa Mahkemesi Kararı

Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru kapsamında makul süre

yönünden incelediği işe iade davasında iki dereceli yargılamada üç yıl

beş ay süren bir yargılamayı makul süreyi aşan bir yargılama olarak

görmüş ve başvurucuya tazminat ödenmesine hükmetmiştir.

59

Karar-

da dikkat çeken husus AİHM’nin şimdiye kadar zımni olarak dört yılı

aşan sürelerde yapılan yargılamaları uzun kabul etmesine rağmen

Anayasa Mahkemesi’nin makul sürede yargılanma hakkını işe iade

davalarında daha önemli görerek dört yıldan daha kısa süren bir yar-

gılamayı da ihlalle neticelendirmesidir.

Bahsedilen kararda, öncelikle uzun yargılamayla ilgili genel kri-

terleri sıralanmış ve AİHM gibi yargılamanın bütününün ele alacağını

ifade edilmiştir.

60

Daha sonra AİHM içtihatlarına atıf yapılarak iş da-

valarında derhal bir yargı kararı verilmesinde önemli bir kişisel yararı

bulunduğu, zira işten çıkarılmak suretiyle geçim kaynağını kaybeden

bir bireyin hukuki durumunun ivedilikle açıklığa kavuşturulması ge-

rektiği ifade edilerek iş davalarının bu yönüyle diğer davalarla kıyas-

landığında makul süre yönünde ayrı bir önemi olduğu vurgulanmış-

tır. Bunun akabinde kararda bahsedilen öneme binaen İş Kanununun

20. maddesiyle getirilen düzenleme ve basit yargılama usulüne deği-

nilmiştir.

61

Anayasa Mahkemesi kararında; “

Taraflar için 4857 sayılı Kanun’da

belirtilen süreler kural olarak kesin ve hak düşürücü nitelikte olmasına rağ-

men, Kanun’un 20. maddesinde mahkemeler için öngörülen süreler hak düşü-

rücü nitelikte değildir. İşe iade davalarının sonuçlandırılması için öngörülen

iki aylık süre, mahkemelere yönelik bir süre olduğundan düzenleyici nitelikte

olup, mahkemeler bu sürede davayı sonuçlandıramasalar da daha sonra verdik-

leri kararların geçerli olduğunda şüphe yoktur

.” diyerek AİHM kararlarına

paralel olarak düzenleyici süreleri makul süre incelemesinde uyulma-

sı zorunlu süreler olarak değerlendirmeyeceğini ifade etmiş, kararın

59

Anayasa Mahkemesi, B. No: 2013/772, 7/11/2013

60

Anayasa Mahkemesi, B. No: 2013/772, 7/11/2013, , § 55-71

61