Background Image
Previous Page  121 / 421 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 121 / 421 Next Page
Page Background

Yargı Mensuplarının Deneyimi ile “Mobbing”

120

• Düzenlemelerin genelde özel sektöre yönelik olması, doğrudan

kamu sektörünü ilgilendiren düzenlemelerin olmaması,

• Mevcut yasal düzenlemelerde soruşturma usulü açısından bir net-

liğin olmayışı,

• Somut verilerle kanıtlamanın zorluğu, yasaların güçlünün yani

amirin lehine olması,

• Tazminat davalarının çok uzun sürmesi ve bu nedenle etkinliğin

sağlanamaması,

• Türk Ceza Kanunu’nda düzenleme yapılmadığı gibi, Borçlar

Kanunu’nda da genel ve soyut tanımlara yer verilmesi, tam olarak

açıklanmaması,

• Kişisel hak ve özgürlüklerin korunması konusunda yeterli hukuk

bilinci ve toplumsal dayanışma fikrinin olmaması…

Araştırmada yer alan hâkim ve savcıların, mobbinge dair yeterli

ve daha iyi yasal düzenlemelerin nasıl yapılacağı konusuna ilişkinin

ortaya koydukları görüş ve öneriler aşağıda yer almaktadır:

• Mobbing olgusunun doğrudan bir suç olarak tanımlanması, kap-

samının ve tanımının çok iyi yapılması, mobbing davranışlarının

sınırlarının çizilmesi, müktesebata ve evrensel hukuka uygun dü-

zenlemelerin yapılması gerekmektedir. Mobbingin yasal unsur-

ları daha somut tanımlanarak, mobbing eylemi, mobbinge dair

cezanın özel ve genel önleyicilik özelliği de dikkate alınarak ha-

zırlanmış dengeli bir düzenleme ile müeyyideye bağlanmalıdır.

• Anayasal temeli olan bir maddenin olması ve bunun üzerine bina

edilen, hem kamu hem de özel sektöre yönelik yasaların olması

gerekir.

• Mobbingin ceza verilmesini gerektirir bir suç olarak kabulü ha-

linde öncelikle Türk Ceza Kanunu’nda yer almalı, sonrasında 6284

sayılı şiddetin önlenmesine dair kanun içerisine veya ayrı bir ka-

nunla mobbing mağdurlarına koruma getiren yasal düzenlemeler

yapılmalıdır.