

TBB Dergisi 2015 (120)
Tuğçe ÇAKIROĞLU DEMİRÇİVİ
543
sürülmesi, diğer bir ifade ile (savunmanın genişletilmesi), bazı kayıt
ve şartlarla mümkündür.
Bu tek şart, savunmanın genişletilmesine karşı tarafın (hasmın)
muvafakatidir. Eğer karşı taraf savunmanın genişletilmesine muvafa-
kat etmez ve dolayısıyla (savunmanın genişletildiği) yollu bir itirazda
bulunursa, o takdirde ancak mahkemenin ileri sürülen savunma ne-
denlerini (bu arada zamanaşımı savunmasını) incelemesi olanağı yok-
tur. Bu durumda ise mahkeme hemen savunma nedenlerini reddet-
melidir. Özetle belirtmek gerekirse, savunmanın genişletildiği itirazı
ile karşılaşılmadığı sürece zamanaşımı savunmasının geç ileri sürül-
mesi, incelenmesine engel değildir.
Hemen belirtmelidir ki, gerek İş Kanununda, gerekse Borçlar Ka-
nununda, kıdem ve ihbar tazminatı alacakları için özel bir zamanaşı-
mı süresi öngörülmemiştir.
Uygulama ve öğretide kıdem tazminatı ve ihbar tazminatına iliş-
kin davalar, hakkın doğumundan itibaren, Borçlar Kanunu’nun 125
inci maddesi uyarınca on yıllık zamanaşımına tabi tutulmuştur.
Keza tazminat niteliğinde olmaları nedeni ile sendikal tazmi-
nat, kötüniyet tazminatı, işe başlatmama tazminatı, 4857 sayılı İş
Kanunu’nun; 5 inci maddesindeki eşit işlem borcuna aykırılık nedeni
ile tazminat, 26/2 maddesindeki maddi ve manevi tazminat, 28 inci
maddedeki belgenin zamanında verilmemesinden kaynaklanan taz-
minat, 3 l/ son maddesi uyarınca askerlik sonrası işe almama nedeni
ile öngörülen tazminat istekleri on yıllık zamanaşımına tabidir.
Bu noktada, zamanaşımı başlangıcına esas alınan kıdem tazmi-
natı ve ihbar tazminatı hakkının doğumu ise, işçi açısından hizmet
aktinin feshedildiği tarihtir.
Zamanaşımı, harekete geçememek, istemde bulunamamak duru-
munda bulunan kimsenin aleyhine işlemez. Bir hakkın, bu bağlamda
ödence isteminin doğmadığı bir tarihte, zamanaşımının başlatılması
hakkın istenmesini ve elde edilmesini güçleştirir, hatta olanaksız kılar.
İşveren ve işçi arasındaki hukuki ilişki iş sözleşmesine dayanmak-
tadır.
İşçinin sözleşmeye aykırı şekilde işverene zarar vermesi halinde,
işverenin zararının tazmini amacı ile açacağı dava Borçlar Kanunu’nun
125 inci maddesi uyarınca on yıllık zaman aşımına tabidir.