

Ekolojik Hukuk Bakış Açısıyla Ekosistem Hakları
270
alma hürriyeti için; devletin bilgi verme ödevi vardır. Ayrıca belirtil-
melidir ki; eksik, gerçeği yansıtmayan bilgiler verilmesi halinde, bilgi-
yi veren kurum ve kuruluşlar aleyhine yargı yolu açıktır.
Anayasa’nın 74. maddesi bilgi edinme hakkını tanımıştır ve her-
kesin bu hakka sahip olduğunu belirtmiştir. Ana kanun ise 4982 sa-
yılı ve 2003 tarihli Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’dur. Bu kanuna bağlı
olarak 2004 tarihli Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun Uygulanmasına
İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik çıkarılmıştır. Bu kanuna
bağlı bir diğer yönetmelikse 2014 yılında Resmi Gazetede yayımlanan
‘Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Bilgi Edinme Hakkı Uygula-
ma Yönetmeliği’dir. Çevre ile ilgili mevzuatta ise Çevre Kanunu’nun
30. maddesi bilgi edinme ve başvuru hakkını içerir. Mevzuatla ilgili
değinilmesi gereken son şey Türkiye’nin taraf olmadığı fakat çevresel
konularda bilgi edinme hakkıyla ilgili önemli bir metin olan Aarhus
Sözleşmesidir. Tam adı; Çevresel Konularda Bilgiye Erişim, Karar Ver-
mede Halkın Katılımı ve Yargıya Başvuru Sözleşmesi’dir. 1998 yılında
Aarhus’ta imzalanmıştır. Taraf devletlere önemli pozitif yükümlülük-
ler yükleyerek, bilgi edinme, katılma ve başvuru haklarını garanti al-
tına almaktadır. Türkiye’nin bu sözleşmeye taraf olmaması çevrecile-
rin yoğun eleştirisine sebep olmaktadır.
Bilgi edinme hakkı olmadan başvuru hakkı olması halinde, katıl-
ma hakkının içi boşalır hatta önleyici anlamda yargı yoluna gitmek
bile çok zor hale gelir. Şayet haberiniz yok ise herhangi bir denetleme
yaptıramaz, bir usuli yöntemi uygulayamazsınız. Herhangi bir ön-
leyici mekanizmaya gitmek için önce var olan plan veya projeyi bil-
meniz gerekir. Yapılacak işlemlerde rol alacak vatandaşların bu plan
ve projelerden nasıl haberi olacaktır? Vatandaşların çevreyle ilgili bir
değişiklik var olup olmadığını sormak için idareye gidip bilgi alabil-
mesi yani bilgiye erişimde bir engel olmaması, bilgi edinmeyi işler
hale getirmez. İşlemin konusu, yaşadığımız alanı yani herkesi yakın-
dan ilgilendiriyorsa, ilgili kurum bu işlemle ilgiyi bilgiyi halka sun-
maya ve kamuoyuna duyurmaya çabalamalıdır. Örneğin; yapılacak
plan ve projeler medya aracılığıyla duyurulabilir, halka açık alanlar-
da ilan ve anons edilebilir, ilgili sivil toplum kuruluşları haberdar
edilebilir. Gelişime açık bu alanda farklı yollar da geliştirilip halkın
bilgiye erişimi ve böylece katılımı sağlanabilir. İngiltere’de metro