Previous Page  261 / 473 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 261 / 473 Next Page
Page Background

Sayıştay ve Bilirkişilik

260

Sayıştay, inceleme ve denetleme işlevlerini, Türkiye Büyük Millet

Meclisi adına gerçekleştirse bile, sorumluların hesap ve işlemlerini

kesin hükme bağlama işlevini, tümüyle anılan kurumdan bağımsız

olarak yerine getirir. Hatta, 2010 yılında yürürlüğe giren 6085 sayılı

Sayıştay Kanunu’nda, Sayıştay’ın, sadece sorumluların hesap ve işlem-

lerini kesin bir biçimde hükme bağlama biçiminde somutlaşan hesap

yargılaması alanında değil; bunun yanı sıra, kanunlarla verilen ince-

leme ve denetleme görevlerini icra ederken dahi, işlevsel ve kurumsal

bazda bağımsız bir biçimde hareket edeceğine açıkça vurgu yapılmış-

tır (6085 s. K. m. 3).

Sayıştay’ın, günümüzde, artık müstakil bir yargı çeşidi olarak

tanımlanması gereken

“hesap yargılaması”

alanında üstlenmiş ol-

duğu işlev itibariyle bağımsız bir hesap mahkemesi konumundadır.

1

Sayıştay’ın hesap yargılaması alanındaki işlevi itibariyle bir yargı or-

1

R. Arslan/S. Tanrıver, Yargı Örgütü Hukuku , 2. Bası, Ankara 2001, s. 167; K. Göz-

ler, İdare Hukuku, Cilt I, 2. Bası, Bursa 2009, s. 314; A. Uz, “Hesapları Kesin Hükme

Bağlamakla Görevli Sayıştay’ın Yargısal Kimliği”,

AÜHFD.

, 2005/4, s. 361-374, s.

370-373; M. Günday, İdare Hukuku, 10. Bası, Ankara 2011, s.443; Ş. Gözübüyük

Yönetsel Yargı, 30. Bası, Ankara 2010, s. 58; S. Kaneti, Sayıştay’ın Anayasal Konu-

mu, (I. Ulusal İdare Hukuku Kongresi, 3. Kitap, Çeşitli İdare Hukuku Konuları,

Ankara 1992, s. 1007-1020), s. 1007-1008. Anayasa Mahkemesi, yeni tarihli karar-

larında, eski görüşünden dönerek, Sayıştay’ın hesap yargısı alanında görev yapan

bir yargı yeri konumunda bulunduğuna açıkça işaret etmiştir:

“…Bu açıklamalar ışığında, Sayıştay’ın sorumluların hesap ve işlemlerini kesin

hükme bağlama görevi çerçevesinde verilen kararların maddi anlamda kesin

hüküm teşkil eden yargı kararı niteliğinde olduğu ve bu görevin icrası kapsa-

mında mahkeme sıfatını haiz bulunduğu sonucuna ulaşılmaktadır…” (Anayasa

Mahkemesi’nin 13.11.2014 tarihli ve 2014/172 E. 2014/170 K. sayılı kararı, RG.,

10.01.2015, Sa. 29232). “…Bütün bu açıklamalar ve Anayasa Mahkemesi’nin

27.12.2012 günlü, E.2012/102, K.2012/207 sayılı kararı da dikkate alındığında

Sayıştay’ın, sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme bağlama görevi yö-

nünden yargısal bir faaliyet gerçekleştirdiği ve bu çerçevede verdiği kararların

maddi anlamda kesin hüküm teşkil eden yargı kararı niteliğinde olup, bu karar-

larına karşı yargı organları dâhil hiçbir makam ve merciye başvurma olanağının

bulunmadığı ve yargısal sonuçlu kararlar veren bir hesap mahkemesi olduğu so-

nucuna ulaşılmaktadır…” (Anayasa Mahkemesi’nin 28.02.2013 tarihli ve 2011/21

E. 2013/36 K. sayılı kararı, RG., 06.03.2014, Sa. 28933). “…Bütün bu açıklamalar

dikkate alındığında, Sayıştay’ın sorumluların hesap ve işlemlerini kesin hükme

bağlama görevi yönünden yargısal bir faaliyet icra ettiği ve bu çerçevede verilen

kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil eden yargı kararı niteliğinde oldu-

ğu, kesin hüküm vermesi nedeniyle bunu sonuçsuz veya etkisiz kılacak şekilde

gerek idari gerekse yargısal makamlar nezdinde herhangi bir karar alınmasının

söz konusu olamayacağı sonucuna ulaşılmaktadır…” (Anayasa Mahkemesi’nin

27.12.2012 tarihli ve 2012/102 E. 2012/207 K. sayılı kararı, RG., 02.04.2013, Müker-

rer Sa. 28606).