

TBB Dergisi 2016 (123)
Erdem İlker MUTLU
405
büyük cürümleri ve hukuksuzluklarının temelinde, Weimer dönemin-
de yetişmiş ve bu dönemde yaşamış pozitivist hukukçuların Nasyonal
Sosyalist devletin her buyruğunu hukuk olarak adlandırıp uygulamış
olmalarının bulunduğunu ifade etmiştir
63
. Oysaki
Schlink
’e göre devle-
tin buyruklarının hukukiliğini sorgulamak için yargıçların hukuk bi-
limini ve doğal hukuku uygulamakla yükümlü kılınmış olması gerek-
liydi
64
. Doğal hukukun bu şekilde “Almanya’daki Rönesansı”nın sadece
hukuk biliminin gelişmesi değil, yargının gelişmesi açısından da büyük
önemi vardır. Bundan dolayıdır ki Alman Federal Anayasa Mahkemesi
(
Bundesverfassungsgericht
) takip eden onlarca yıl boyunca içtihatlarını bu
yönde geliştirdi
65
. Schlink, bu dönemde Alman Anayasa Mahkemesi’nin
yazılı olan hukukun arkasında var olan gerçek hukuku tespit etmek için
“
doğal hukukçu tetkik tarzıyla Anayasa’nın metni ve yapısı karşısında kendine
olabilecek en geniş hareket tarzını yontmuştur
”
66
demektedir
67
.
Devletin teröre karşı kullandığı yöntemlerle terör söylemini yön-
tem haline getirmesi konularını birbirinden ayırmak gerekir. Birincisi
ile ilgili olarak soruşturmaya dahil olan süreç ve temel hak ve özgür-
lükler dengesi önemli iken, ikincisinde ise söylemin temel hak ve öz-
gürlüklerle çatışması ile başlayan bir süreç söz konusudur. Bu nedenle
her iki durumda da çok önemli bir gerçeklik karşımıza çıkmaktadır:
anayasal / uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınmış hak ve
özgürlükler..
Pozitif hukuku Anayasa ve uluslararası hukukun kurallarından
ayrı düşünmek belki de Schlink’in dediği gibi, maalesef, sürekli de-
ğişken ve çelişik bir kavram hukukunun yaratılması sonucunu doğur-
maktadır. Kavram hukuku sonucu kavramların özdeşleştiği değerle-
rin korunmasını her türlü hukuksal söylem ve yönteme üstün tutan
kemesi üyeliği, 1992’den günümüze değin Berlin-Humboldt Üniversitesi Anayasa
Hukuku kürsüsü öğretim üyeliği yapmaktadır
63
Schlink, Jörg Calliess (der.), Geschichte, Schuld, Zukunft (Loccumer Protokole 66);
Rehburg-Loccum, 1988, s.57-58
64
Schlink, burada ünlü hukuk bilimcisi Radbruch’a atıf yapar. Savaşın hemen biti-
minde Radbruch yazdığı “Gesetzslichers Unrecht und Übergesetzliches Recht”
isimli bir makalede Rechtsphilospohie isimli eski eserindeki pozitivist duruşun-
dan uzaklaşarak bu görüşte hemfikir olduğunu belirtir.
65
Schlink A.g.e.
66
Schlink A.g.e
67
Bu geniş hareket tarzının çok net ve kolay tespit edileceği iki içtihat vardır. Ulusa-
lüstü bir hukuk normundaki temel haklar koruması ile ulusal temel haklar süreç-
lerini harmonize ettiği “So lange” ve “Internationale Handelsgesellschaft” dava-
larına bakılabilir.