

“Özgürlüklerin Şiddeti”nden “Şiddetin Özgürlüğü”ne: Sosyo-Hukuksal Gelişimi İçinde Terör ...
410
8 Şubat günü Sefilyan’ın itirazına, yüksek mahkemeden 23 Şubat
günü Tutuklama halinin kaldırılması için bir değişiklik olmadığından
bahisle red cevabı verilmiştir.
10 Nisan günü tutukluluğu sonra erecek Sefilyan için 30 Mart tari-
hinde ikinci bir iki aylık süre için savcı başvurmuş, 4 Nisan günü mah-
keme tutukluluğu aynı gerekçelere dayanarak iki ay için uzatma kara-
rı almıştır. Bu uzatma kararına itiraz eden Sefilyan’ın avukatı yeni bir
delile dayanıp dayanmadığını sorduğunda mahkeme bunu, daha ön-
ceki delillerin aynısı diye yanıtlamıştır. Bu durum Ağustosun 6 sında
yerel mahkemenin Sefilyan’ı suçsuz bulmasına kadar tekrarlanmıştır.
Sefilyan kararının 83. paragrafında:
72
“
Ulusal Mahkemeler, masumi-
yet karinesine saygı duyarak, kişi özgürlüğü hakkından ayrılan bir kararı meş-
ru kılacak gerçek bir kamusal çıkarın olup olmadığı hakkındaki tüm olguları
incelemeli ve tutuklamaya itiraz kararlarında belirtmelidir
73
. Salıvermeye yö-
nelik veya karşı kararlar özet ve genel ifadelerle verilmemelidir.
74
” demektedir.
Yine aynı kararın 84. paragrafında ise çok önemli bir husustan söz
etmektedir: “
Şüphelinin bir suç işlediğine yönelik makul bir şüphe-
nin varlığında ısrar etmek tutuklamanın devamı için bir sine
qua
non ise de belli bir zaman sonra yeterli değildir. Böyle durumlarda Mahkeme
özgürlükten yoksun bırakmak için adli makamların verdiği diğer gerekçelerin
var olup olmadığını ortaya koymalıdır. Bu gerekçeler doğrudan ilgili ve yeterli
olmakla birlikte kamu otoritelerinin soruşturmada “özel bir
özen”le
hareket
etmiş olması beklenmektedir.
75
”
Devamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yine kendi içtihat-
lar
ına atıf yaparak Sözleşme uygulamasında geliştirilen karar ön-
cesi tutuklama için dört temel kabul edilebilir gerekçeden söz et-
mektedir:
i)
kişinin yargılamadan kaçma riski
76
ii)
salıverilen kişinin yargılamanın sağlıklı ilerlemesine müdaha-
le riski
77
72
Sefilyan paragraf 83
73
26 Haziran 1996 tarihli Letellier-Fransa kararında belirttiği gibi
74
12 Aralık 1991 tarihli Clooth- Belçika kararında belirtildiği gibi
75
Labita- İtalya 26772/95 no’lu kararı
76
Stögmüller- Avusturya 10 Kasım 1969
77
Wemhoff-Almanya, 27 Haziran 1968