Previous Page  375 / 561 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 375 / 561 Next Page
Page Background

Sahtecilik İddiası Bakımından Hukuk Ve Ceza Mahkemesi Kararlarının Birbirine Etkisi...

374

diayı ileri sürene aittir. Ayrıca sahtelik definin her türlü delille ispat-

lanması mümkündür.

43

Diğer taraftan bir adi senedin kendisi tarafından düzenlendiği id-

dia edilen kişi bu adi senede dayanılarak dava açılmasını veya icra ta-

kibi yapılmasını beklemeden senetteki imzanın kendisine ait olmadı-

ğının tespiti ya da senet içeriğindeki yazıda sahtecilik yapıldığını için

ayrı bir sahtecilik davasına konu edebilir.

44

Görüldüğü üzere sahtecilik

davası hukuki niteliği bakımından bir menfi tespit davasıdır.

45

Burada

önemli olan hususlardan biri de sahtecilik davasında davacının bu da-

vaya açmakta hukuki bir yararının olmasıdır. Daha önce açılmış bir

davada adi senedin sahteliği “ön sorun” şeklinde ileri sürülmüş ve bu

sahtelik iddiası incelenmekte ise artık adi senedin sahteliğinin tespiti

için ayrı bir sahtelik davası açmakta hukuki yarar bulunmamaktadır.

Bundan dolayı, açılan sahtelik davasına karşı derdestlik itirazı ileri sü-

rülebilir.

46

Ancak sahte bir adi senede dayanarak kendisine karşı icra

takibi yapılan borçlu ödeme emrine itiraz ederken imzaya itirazını ay-

rıca ve açıkça bildirmemişse veya ödeme emrine hiç itiraz etmemişse

hakkındaki icra takibini ancak sahtecilik davası açarak durdurabilme-

si veya önlemesi mümkün olduğundan borçlunun böyle bir durumda

ayrı bir sahtecilik davasını açmasında hukuki yararı bulunmaktadır.

47

yı hadise suretiyle ikame edebilir.” hükmü getirilmiş olup; sahtelik iddiası asıl

davaya bakan mahkemede ileri sürülebilir. Uzman bilirkişi aracılığıyla yapılacak

HUMK’nun 317.maddesinin yollamasıyla aynı Kanunun 308.maddesi gereğince

yöntemine uygun inceleme sonucu senedin sahteliğine karar verilebilir… HGK.,

2011/19-413 E., 2011/476 K., 06.07.2011 T.

(http://www.kararara.com/forum/

viewtopic.php?f=50&t=7726)

43

Alangoya, (Esaslar), s. 329.

44

Kuru,

C.II

, s.2097.

45

Kuru,

C.II

, s.2097; Sahtelik ve/veya tahrifat nedeniyle senedin geçersiz olduğunu

(örneğin; senetteki imzanın sahte olduğunu, senedin vade ve/veya miktar kısmın-

da değişiklik bulunduğunu) ileri sürerek olumsuz tespit davası açılabilir. (Talih

Uyar, İcra Hukukunda Olumsuz Tespit ve Geri alma Davaları, C.1, İzmir 2003,

(Geri Alma Davaları), s.213)

46

Kuru,

C.II

, s.2097; “Bir dava içinde ibraz edilen senedin sahteliği (davayı hâdise)

olarak ileri sürülmüşse, artık bu iddia ayrı bir dava olarak açılamaz. Açılırsa der-

destlik itirazı ileri sürülür.” (Erdemir, s.1462)

47

Kuru,

C.II

, s.2098; “…Davacı; davalılar aleyhine açtığı elatmanın önlenmesi dava-

sında davalıların dayandıkları senedin sahte olarak düzenlendiğini iddia ederek

iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır

mahkemece taraflar arasında elatmanın önlenmesi davası mevcut iken senedin

sahteliği hususunda davacının dava açmakta hukuki yararı olmayacağı kabul edi-

lerek davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir.