

TBB Dergisi 2016 (125)
Hasan AYKIN
181
runa
70
göre, 01.01.2010- 31.12.2014 döneminde; özelge komisyonunun
onayından geçip özelge havuzuna atılan özelge sayısı 8.959, taşra ta-
rafından özelge havuzundan emsal alınarak oluşturulmuş özelge sa-
yısı 30.586’dır. Bu verilere göre bir yılda verilen özelge sayısı ortalama
6-7 binler civarındadır. Çok sayıda özelge verilmesi, vergi sisteminin
karmaşıklığına ve mevzuatın sık değiştiğine işaret ettiği kadar, ver-
gi sorunlarının yorumlanmasında profesyonel meslek mensuplarına
başvurmadan ziyade idareye başvurma yönteminin tercih edildiğini
de göstermektedir.
Yurtdışındaki pek çok ülke örneğinin aksine Türkiye’de özelge
hizmetinin ücretsiz olması, özelge verilecek konularda herhangi bir
sınırlamanın bulunmaması, özelgelerin belge ve bilgi üzerinden, mü-
kellef nezdinde ve harici veriler kullanılarak herhangi bir araştırma
veya inceleme yapılmaksızın verilmesi mükelleflerin vergisel durum-
ları ile ilgili güvence sağlamak amacıyla, özelge müessesini amacını
aşacak tarzda kullanmalarına neden olabilmektedir. Normalde, her-
hangi bir vergi uzmanı veya muhasebe meslek mensubuna danışmak
suretiyle çözüm bulunabilecek veya zaten tebliğ veya diğer mevzuatta
açıklanan pek çok husus özelge talebine konu olabilmektedir.
Mükellefler bazen gerçekte kuşkuya düştükleri bir konu hakkında
aydınlatılmak amacıyla değil de, kendi uygulamalarını idareye onay-
latmaya ya da doğrulatmaya ya da bir dayanak elde etmeye yönelik
olarak özelge isteğinde bulunabilmektedirler.
71
Özelge müessesi bir
tür kendini garantiye alma aracı olarak görülebilmektedir.
Bir tür danışmanlık hizmeti olarak algılanmaya,
72
yapılan işlemi
idarece onaylatma amacıyla kullanılmaya başlanan özelge müessesi
erozyona uğramakla kalmamakta, Gelir İdaresi açısından da önemli
bir iş yükü haline gelmektedir.
Yukarıda sıralanan nedenlerle, özelge sisteminin ciddi bir şekilde
gözden geçirilmesi, mükellefin genel bilgilendirilme hakkının idarece
en uygun şekilde karşılanmasına yönelik uygulamalar ile karmaşık,
müphem, izaha muhtaç vergisel konulara ilişkin idarenin yorum ve
70
GİB, 2014 Yılı Faaliyet Raporu, s. 74.
71
Lütfi Tanrıkulu, “Özelgeler (Muktezalar) Üzerine”,
Vergi Dünyası
, Sayı:163, Mart
1995.
72
A. Bumin Doğrusöz, “Yeni Özelge Düzeni ve Sorunları”, Referans, 01.02.2010.