Previous Page  183 / 417 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 183 / 417 Next Page
Page Background

Mükellefin Özelge Yoluyla İzahat Talep Hakkı, Hukuki Sonuçları ve Bazı Tartışmalı Konular

182

görüşünü içeren özelge talep hakkına ilişkin uygulamayı birbirinden

ayıracak tarzda adımlar atılması gereği bulunmaktadır. Bu kapsamda,

özelge verilecek konulara ilişkin bazı belirlemelerin yapılması; özel-

ge taleplerinin karşılanması aşamasında mükellefin gerçekten tered-

düt ettiği konunun idarece tam olarak kavranmasına yönelik ayrıntılı

araştırma ve inceleme aşamalarının sisteme dâhil edilmesi, mükellefi

bilgilendirme mahiyetindeki cevaplar ile idarenin yorumunu içeren

türden cevapların farklı formatlarda mükellefe ulaştırılması ve bunla-

rın hukuki etki ve sonuçlarının farklı olması gibi önlemlerin geliştiril-

mesi gerektiği düşünülmektedir.

5.5. Özelgede Yapılan İzahatın Açıklığı ve Anlaşılırlığı

Özelgelerin harici araştırma ve incelemeler gerçekleştirilmeksizin

mükellefçe sunulan bilgi ve belgelere dayanılarak yapılması, çok sa-

yıda özelge talebi nedeniyle izahat istenen konuya ilişkin bazı somut

olayların yeterince kavranamaması, idarecilerin kendilerini sorumlu-

luk altına sokmamak amacıyla daha genel ifadeleri tercih etmeleri gibi

nedenlerle verilen özelgelerin mükellef açısından yeterince açık ve an-

laşılır olmaması önemli bir sorun alanıdır. Böyle bir yapı içinde, mü-

kellefin tereddüde düştüğü konuda mükellefi aydınlatması, sorusuna

yorum ve izahat getirmesi beklenen özelgelerin bizatihi kendisinin

yorum ve izaha muhtaç olması sorunu ortaya çıkmaktadır. Bu durum,

özelge sistemini amacından uzaklaştırmaktadır.

Mükellefin izahat talep hakkının önemi dikkate alınarak, özelge

talebine konu olan sorunun tüm yönleri ile kavranması ve konu ile

ilgili tüm somut durumlara ilişkin açık, anlaşılır, net izahatta bulunul-

ması gerekir.

SONUÇ

Mükellefin bilgi edinme hakkı ve bu hakkın önemli bir uzantısı

olarak, vergi mevzuatı ve uygulamaları konusunda tereddüde düşü-

len konularda idareden izahat talep etme hakkı pek çok ülkede uygu-

lama alanı bulmaktadır. Türkiye’de mükellefin izahat talep hakkı, 1949

tarihli 5432 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten

bu yana hukuk sistemimizde yer almaktadır.