

Üst Hakkı İradı ve Bu İradın Ödenmesine İlişkin Alacağın Güvencesi Olarak Kanunî İpotek Hakkı
304
alacağını devretmezse, üst hakkı üzerindeki kanunî ipoteği talep hak-
kı da kendisinde kalır. Özetle, yüklü taşınmazın mülkiyetini kazanan
kişinin, üst hakkı üzerinde kanunî ipoteğin tescilini talep edebilmesi
için, üst hakkı iradına ilişkin alacağı da temlik alması şarttır.
4) Üst hakkının başkasına devri
Kişiye bağlı olarak kurulan üst hakkının devredilemeyeceği husu-
su irtifak sözleşmesi ile öngörülmedikçe, üst hakkı sahibi bu hakkını
üçüncü bir kişiye devredebilir.
119
Tapu kütüğünün ayrı bir sayfasına
taşınmaz olarak kaydedilmemiş olan üst hakkının ise devri mümkün
değildir.
120
Üst hakkının devredilmiş olması hâlinde, yeni üst hakkı
sahibi, irat ödeme borcunu üstlenmedikçe bu borçtan sorumlu olma-
yacaksa da; bu borçtan şahsen sorumlu olan irat borçlusunun borcunu
yerine getirmemesi durumunda, üst hakkı üzerinde tesis edilmiş olan
kanunî ipoteğin paraya çevrilmesi tehlikesi ile karşı karşıya kalabile-
cektir.
121
Yukarıda da belirtmiş olduğumuz gibi, yüklü taşınmaz malikinin
irat alacağını güvence altına alabilmesi amacıyla üst hakkı sahibinin
kanun gereği yerine getirmekle yükümlü olduğu kanunî ipoteği tescil
ettirme borcu eşyaya bağlı bir borç niteliğindedir. Üst hakkının süre-
si devam ettiği müddetçe, her yeni üst hakkı sahibi, yüklü taşınmaz
malikinin yenilik doğuran hakkına muhatap olabilir ve bunun sonu-
cunda kanunî ipotek hakkını kurma borcu altına girer.
122
Üst hakkının
119
Eşyaya bağlı olarak kurulan üst hakkının, yararlanan taşınmazdan ayrı olarak
devredilebilmesi ise mümkün değildir. Geçit irtifakı ile ilgili olarak bu konuda
verilmiş olan İsviçre Federal Mahkemesi kararı için bkz. ATF 73 II 27.
120
Bkz. Yarg. HGK, 8.10.2008 tarih ve 14-620/615 sayılı kararı: “…mevcut kısıtlama-
lar sebebiyle üst hakkı irtifakının müstakil ve daimi nitelikte tapu kütüğünün ayrı
bir sayfasına taşınmaz olarak kaydına olanak bulunmamaktadır. Bu özelliğinden
dolayı da tapu kütüğünün ayrı bir sayfasına müstakil ve daimi nitelikte yazılma-
yan üst hakkının üçüncü kişilere devri mümkün değildir”. (Bkz. http://www.
kazanci.com(erişim tarihi: 27.5.2015)).
121
Riemer, sh. 81.
122
Bilindiği gibi, sözleşme ile bir taşınmaza ilişkin olarak tanınan alım, önalım ve geri
alım gibi yenilik doğuran haklar, hak sahibi tarafından yalnızca bu hakları kuran
taşınmaz maliki ve küllî haleflerine karşı kullanılabilir. Oysa tapu kütüğüne şerh
verilmeleri hâlinde, bu hakların etkileri güçlenir ve taşınmaz üzerinde sonradan
aynî hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hâle gelirler. Bkz. Oğuzman/
Barlas, sh. 153, dn. 168. Buradaki yenilik doğuran hak ise, sözleşme ile tanınmış
olmayıp, kaynağını doğrudan doğruya bir kanun hükmünden aldığından, sade-