

TBB Dergisi 2016 (126)
Tolga AKAY
367
lerinden biri olan orijin belirtme işlevini yerine getirir. Aynı zamanda
markanın bir diğer işlevi olan kalite belirtme, yine damga sayesinde
yerine getirilebilir. Damgalanmış bir hayvan, geçim kaynağı niteliği-
nin yanında pazara sunulduğunda artık bir ticari maldır. Dolayısıyla,
ürünün yetiştirilme tarzı, beslenme şekli vs. den dolayı, geçmiş tecrü-
beler ve satıcısının güvenilirliği veya güvenilmezliği ölçüsünde, kali-
tenin belirlenmesi işlevini de yerine getirir.
Dünyada markanın hukuki bakımdan korunmasına yönelik ge-
lişmeler Sanayi Devrimi akabinde önemli derecede hız kazanmıştır.
İcatlar sonucu üretim tarzında görülen değişim, sanayi ürünlerinin
artık büyük miktarlarda ve hızlı olarak üretilmesini sağlamıştır. Yeni
icatlar sanayi ürünlerinin çeşitlenmesine neden olurken, ürünlerin
fazla miktarda üretilmesi yeni pazarlar arayışını hızlandırmıştır. Yeni
pazarlar, sanayi ürünlerinin ulusal ve küresel çapta dolaşımına hız
kazandırmıştır. Bu sürecin ortaya çıkardığı yapılanmalardan bir tane-
si de ulusal ve uluslararası büyük sanayi şirketleridir. Sanayileşme ön-
cesi yerel ölçekte üretim yapan ve yerel ölçekte müşteri potansiyeline
sahip üreticiler, artık ulusal, bölgesel hatta dünya çapında müşterilere
hitap etmeye başlamışlardı. Tabi olarak bu durum üretici ile müşteri
arasındaki bağı da koparmış, üreticinin müşterisine doğrudan tema-
sını sona erdirmiştir. Büyük üreticiler birçok aracının olduğu, dağınık
ve geniş piyasalarda ürünlerinin mukadderatı hakkında fikir sahi-
bi olma imkânını kaybetmişlerdi. İşte bu nedenden dolayı üreticiler,
mallarının izini sürebilmek, mallarının menşei ve kalitesini müşteriye
açıklayabilmek ve en önemlisi müşterilerinin güvenini kazanarak ikti-
sadi hayatta tutunabilmek için yeni bir aracı ihtiyacı duymuştur ki bu
ihtiyacı marka üstlenmiştir.
13
XIX. yüzyılda sanayi veya ticari markaların himayesi konusu ta-
rihte hiç olmadığı kadar önem kazanmış ve gerek devletlerin ekono-
mik çıkarları gerekse şirketlerin baskıları sonucu ulusal marka hima-
ye kanunları çıkmaya başlamıştır. Fransa’da devrim sonrasında lonca
teşkilatları ve eski mevzuatlar ortadan kaldırılmıştı. Bunun sonucu
olarak ticari hayatta daha büyük tehditler ortaya çıkmıştır ki ortadan
kaldırılan ilgili yasaların yerini doldurmak amacıyla 20 Nisan 1803’te
Fabrika, Üretim ve İşyeri Yasası çıkarılmıştır. Ayrıca Fransız ceza ya-
13
Arseven, Alameti Farika Hukuku, s. 5.