

TBB Dergisi 2016 (127)
Recep DOĞAN
99
anılacaktır) hükümlerine göre, gebeliğin sonlandırılması ve bununla
ilgili hususların düzenlenmesi 4 ihtimale bağlı olarak belirlenmekte-
dir. Daha önce belirtildiği üzere, Tüzükte gebeliğin sonlandırılması
“kürtaj” değil “rahim tahliyesi” adıyla anılmaktadır. Buna göre, Türk
hukukunda gebeliğin sonlandırılması hususu, on haftayı geçmeyen
gebeliklerde gebeliğin sonlandırılması, on haftayı geçen gebelikte ge-
beliğin sonlandırılması, acil hallerde gebeliğin sonlandırılması, kadı-
nın mağduru olduğu bir suç sonucu gebe kalması halinde gebeliğin
sonlandırılması olmak üzere dört ayrı başlık altında düzenlenmiştir.
Tüm bu başlıklara ilişkin olarak, 2827 sayılı NPHK ve Tüzükle getiri-
len düzenlemeler aynı zamanda TCK’nın 99 ve 100’üncü maddesinde
belirtilen çocuk düşürtme ve düşürme suçlarının maddi unsurları-
nın belirlenmesine esas teşkil ettiğinden, gebeliğin sonlandırılmasına
ilişkin bu hükümler TCK’nın 99 ve 100’üncü maddesiyle bir arada ele
alınacak ve tartışılacaktır. Konunun daha kolay anlaşılmasını sağla-
mak üzere Türk Ceza Kanunu’ndaki sıralamanın aksine, önce çocuk
düşürme, ardından çocuk düşürtme suçunun kapsamı ve unsurları
açıklanacaktır.
I-ÇOCUK DÜŞÜRME SUÇU
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 100’ üncü maddesine göre
“Gebelik süresi on haftadan fazla olan kadının çocuğunu isteyerek
düşürmesi halinde, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hük-
molunur.” Yine 2827 sayılı Kanun’un 5’ inci maddesine göre,
“
Gebe-
liğin onuncu haftası doluncaya kadar annenin sağlığı açısından tıbbi
sakınca olmadığı takdirde istek üzerine rahim tahliye edilir.
”
Dolayı-
sıyla çocuk düşürme suçunun konusunu teşkil eden gebelikler, süresi
on haftayı geçmiş olan gebeliklerdir. Gebelik süresi on haftadan az
olan gebeliklerin tıbbi yardım alınarak veya tıbbi yardım alınmak-
sızın istemli olarak sonlandırılması, gebe kadın açısından suç teşkil
etmemektedir. Ancak gebeliğe son verecek kişilerin TCK’nın 99/5 ve
Tüzüğün 3 ve 4 üncü maddeleri gereğince yetkili sayılan kişiler olması
gerekir. Aksi takdirde, bu kişiler açısından TCK’nın 99/5 maddesinde
belirtilen çocuk düşürtme suçu oluşur ve gebe kadının rızası işlenen
fiili bu kişiler açısından suç olmaktan çıkarmaz.
Tüzüğün 3’ üncü maddesine göre, süresi 10 haftayı geçmeyen ge-
beliğin sonlandırılmasına ilişkin rahim tahliyesi, kadın hastalıkları ve