Previous Page  186 / 545 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 186 / 545 Next Page
Page Background

185

TBB Dergisi 2017 (128)

Can AZER

gı sisteminden kural olarak üç dereceli bir yargı sistemine geçilmiş-

tir.

49

Kanun yollarının en temel amaçlarından birinin bireyin kişisel

haklarını özellikle de adil yargılanma hakkının korunması olduğu

muhakkaktır. KKTC idari yargısına bakıldığında da yıllar geçtikçe

yargı yükünün adil yargılanma bağlamında ciddi sorunlar ortaya çı-

kardığı bir gerçekliktir. Dolayısıyla, bu yargı yükü istinaf mahkemesi

üzerinde de söz konusudur. Bu durumun giderilebilmesi bakımından

yapılabilecek şeylerden birincisi; idari yargıda kurulması öngörülmüş

olan ancak kurulmayan ilk derece kaza mahkemelerinin kurulması-

dır. Bu sayede hem birden fazla ilk derece mahkemesi alanında uz-

man yargıçlarla görev yapmaya başlayacak hem de mevcut durumda

ilk derece mahkemesi görevini yürüten YİM, sadece yüksek mahkeme

olarak görev yapmaya başlayacak ve üzerindeki iş yükü azalacaktır.

Yapılabilecek ikinci şey ise; üç dereceli yargı sistemine geçmektir. Di-

ğer bir ifadeyle istinaftan sonra başvurulabilecek bir kanun yolunun

daha yargı sistemine dâhil edilmesi yerinde olacaktır. Özellikle istina-

fın düzeltme-iyileştirme amacı ile temyizin de içtihat oluşturma amacı

KKTC idare hukukunun içtihadi olma özelliği ile beraber düşünüldü-

ğünde, özellikle YİM’in temyiz merci olarak düzenlenmesinin olumlu

sonuçları olacağı muhakkaktır.

Kaynakça

Akyıldız Ali, “İstinafa İlkesel Bakmak”, Danıştay ve İdari Yargı Günü Sempozyumu:

147. Yıl, 2015.

Çağlayan Ramazan, İdari Yargılama Hukuku, Ankara, 2016.

Erhürman Tufan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti İdari Yargılama Hukuku, Kıbrıs,

2012.

Keskin Züleyha, “İdari Yargıda İstinaf Kanun Yolu”,

TBBD

, Sayı 126, Eylül-Ekim 2016.

Pekcanıtez Hakan, İstinaf Kanun Yolu,

http://www.izmirbarosu.org.tr/Upload/fi-

les/haberler/%C4%B0stinaf.pdf , erişim tarihi 18.10.2016.

49

Ancak burada, istinaf sisteminin öngörülmüş olmasının davaların hızlı ve adil

bir şekilde sonuçlandırılması için tek başına yeterli olmayacağını da söylemek

gerekmektedir. İdarenin işlem ve eylemleri idari yargıdaki uyuşmazlıkların temel

uğraş alanıdır. Bu bağlamda, idarelerin karar alma süreçleri içerisinde hukuka

uygun davranma bilinci (idari usul) geliştirilmeli ve uyuşmazlıkların çözümü için

idari dava yoluna gidilmeden önce de alternatif uyuşmazlık çözüm yolları hayata

geçirilmelidir.