

54
Kadının Korunmasına İlişkin Uluslararası Sözleşmeler ve Türkiye’nin Konumu
şiklikler nedeniyle Sözleşmenin 9. maddesine yönelik yapılan beyan
da 29.01.2008 itibarıyla kaldırılmıştır. Türkiye’nin Sözleşmenin 29.
maddesine ilişkin çekincesi ise devam etmektedir.
21
Sözleşmenin ülkemizde yürürlüğe girmesinden itibaren, kadın
erkek eşitliğine yönelik özel politikalar oluşturulmasına hız verildiği,
ulusal mekanizmaların kurulduğu, akademik alanda konuya ilişkin
araştırmaların arttığı, kadın kuruluşlarının işbirliği yaparak daha et-
kili baskı grupları oluşturduğu gözlenmiştir. Temel kanunlarda kadın
erkek eşitliğine aykırı hükümler değiştirilmiş, kadının güçlendirilme-
sine yönelik yeni düzenlemeler öngörülmüştür. Eşit hakların yaşama
geçirilmesini destekleyecek kurumsal yapılanmalar giderek gelişim
göstermiş, konuya toplumsal bakışta ciddi ilerlemeler kaydedilmiş,
CEDAW bu anlamda itici bir güç olmuştur.
C. İstanbul Sözleşmesi
Kadına karşı toplumsal cinsiyet ayrımcılığının gelmiş olduğu son
nokta kadına yönelik şiddet olaylarında kendini göstermektedir. Ka-
dınlara yapılan saldırılar temelinde zihniyet sorununa dayanır ve er-
keklerin kadınlarla eşit olmadıkları ve hatta kadınlardan üstün olduk-
ları algısından kaynaklanır.
Kadına yönelik bu sıkıntılı bakış açısını farkederek uluslara-
rası çerçevede bu konuya ilk temas eden belgelerden biri ‘Nairobi
Stratejileri’dir. Konuya yönelik diğer önemli belgeler arasında ‘Ka-
dınlara Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Birleşmiş
Milletler Bildirgesi’ ve ‘Kadınlara Yönelik Şiddetin Önlenmesi, Ceza-
landırılması ve Ortadan Kaldırılmasına Dair Amerikan Devletleri Söz-
leşmesi’ (Belem do Para) sayılabilir. Kadınlara yönelik şiddetle ilgili
bugüne kadar gerek uluslararası gerekse bölgesel pek çok çalışma yü-
rütülmüş, belirli ilkeler ortaya konulmuş ve uygulamaya dair belirli
adımlar atılmışsa da İstanbul Sözleşmesi’ne kadar alınan bu önlemler
-uluslararası raporlar da gözönünde bulundurulduğunda- maalesef
21
https://treaties.un.org/Pages/ViewDetails.aspx?src=TREATY&mtdsg_no=IV-8&chapter=4&lang=en#EndDec (erişim tarihi: 12.04.2017); Türkiye, Sözleşmenin
uluslararası tahkimle ilgili 29/1.maddesine yargı bağımsızlığını zedeleyeceği dü-
şüncesiyle çekince koymuştur. Bu konudaki eleştiriler için bkz. Moroğlu, s.33.