Background Image
Previous Page  447 / 521 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 447 / 521 Next Page
Page Background

Yargıtay Kararları

446

uygulayan kişinin gösterdiği ahlâki kötülük ve bu eylemin toplum üzerinde

gerçekleştirdiği etki, yasa koyucuyu bu şekilde harekete zorlamıştır. Ancak,

suça konu malın değeri pek fahiş ise, bu takdirde yağma suçunun cezasında

522. maddenin 1. fıkrasına göre artırım yapılabilecektir”

(CGK, 2004/6-190,

2005/10, 8.2.2005)

veyahut “yağma suçunun konusu olan cüzdanın ve cüz­

danda bulunan kartların maddi değeri pek hafif olarak değerlendirilebilecek

düzeyde ise de, olayın özelliği nazara alındığında, mağdurun üzerinde ne bu­

lursa alma kastı ile hareket eden sanık hakkında ‘sırf cüzdandan umduğu mik­

tarda para çıkmamış olması’ nedeniyle 5237 sayılı TCY’nın 150/2. maddesi

uyarınca indirim yapılması kabul edilemez.”

(CGK, 2008/6-47-43, 4.3.2008)

şeklindeki değerlendirmelere katılmak mümkün değildir.

Çünkü,

bu yorum/

yaklaşım biçimleri 150/2 nci maddede açıkça yer alan “yağma suçunun ko­

nusunu oluşturan malın değerinin azlığı”nın indirim nedeni olması ilkesiyle

çelişmektedir. Açıkça yasayla, hukukla ve adaletle çelişen içtihatların istikrar

adına sürdürülmemesi ve değiştirilmesi gerekir.

Bu içtihatlardaki yaklaşım, maddede, mağdurun üzerinde bulunan fazla

miktarda değerin sanık tarafından alınmak istenmesi halinde indirim yapıla­

mayacağı veya değerin az olması halinde de cezadan indirime gidilemeyeceği

varsayımlarına dayanmaktadır.

Yasada açıkça mağdurun üzerinde bulunan ve sanık tarafından alınması

hedeflenen şeylerin/değerlerin tümü alınmasa (bir kısım, çok az bir kısmı alın­

sa bile), tümü alınmışçasına değerlendirmede bulunularak, madde fıkrasındaki

kavram sanığın aleyhine sonuç doğuracak biçimde yorumlanılmış olunmaktadır.

Mağdur üzerinde bulunan ve tamamı alınmayan malın değerinin göze­

tilebilmesi için, madde fıkrasının böyle bir yoruma elverişli olması gerekir.

Madde böyle bir yoruma elverişli değildir. Buna rağmen, sanık lehine yoruma

(fiilen alınan malın değeri) elverişli olan düzenleme tersine çevrilerek, hem

sanık yararına/lehine yorum, hem de yasallık ilkesine aykırılık oluşturulmak­

tadır.

Çünkü,

CGK’nun yukarıda belirttiğimiz önceki içtihatları ile somut

olayımızdaki çoğunluk görüşü, maddede açıkça yer almayan ve sanık aleyhine

olan yorum yoluyla, yasallık ilkesine aykırılığa sebebiyet vermektedir.

Oysa, 150 nci maddenin 2 nci

fıkrasında yer alan, “suçun konusu-

nu oluşturan malın değerinin azlığı”, yargıcın takdiri ile sanık lehine

indirime elverişlidir. Yargıcın yapacağı değerlendirme, sanığın aldığı

şeyin değerinin “

azlığı”dır. Yargıcın yapacağı bu değer “azlığı” tespitine

rağmen, sanık yararına indirim uygulanmaması, TCY.nın 150/2 nci madde­

sinin uygulanmaması sonucunu doğurur.