Background Image
Previous Page  290 / 465 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 290 / 465 Next Page
Page Background

TBB Dergisi 2011 (97)

Ersan ŞEN

289

taşır. İnsan haklarına bağlı hukuk devletinde ve ceza yargılama-

sında

“itham sistemi”

ni kabul eden Türk Hukukunda, şüpheli ve

sanığa hukuki yardımda bulunan ve kamu adına kolektif savun-

maya katılan müdafiin takibi gibi son derece tehlikeli ve yanlış bir

yöntemin kabulü mümkün değildir.

15- Belirtmeliyiz ki, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin de-

netlenmesi kapsamında telefonların dinlenip kayıt altına alınması

ile ilgili katalog suçları gösteren CMK m.135/6’nın (a) bendinin 8

numaralı alt bendinde yer alan, TCK m.220’nin 2, 7 ve 8. fıkraları

hariç olmak üzere

“suç işlemek amacıyla örgüt kurma”

suçu ile ilgili

yapılacak telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlen-

mesi sonuçları, sadece bu suçun delillerine ve faillerine ulaşabil-

mek amacıyla kullanılabilir. Suç örgütü kurma ile ilgili dinleme

kararından hareketle, suç örgütünün amaç suçları kapsamında iş-

lendiği iddia olunan suçlarla ilgili dinleme yapılamaz, aksi halde

bu dinlemelerden elde edilen tüm sonuçlar hukuka aykırı olur. Suç

örgütü kurmak suçu ile ilgili yapılan dinleme kapsamında, örgü-

tün amaç suç olarak işlediği iddia olunan fiilin CMK m.135/6’da

sayılan suçlar arasında yer aldığı anlaşılırsa, bu halde de

“tesadü-

fen elde edilen deliller”

başlıklı CMK m.138/2 kapsamında hareket

edilmesi gerekir. CMK m.138/2’ye göre,

“Telekomünikasyon yoluyla

yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında, yapılmakta olan soruşturma

veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ve ancak, 135’inci maddenin altıncı

fıkrasında sayılan suçlardan birisinin işlendiği şüphesini uyandırabilecek

bir delil elde edilirse; bu delil muhafaza altına alınır ve durum Cumhuri-

yet Savcılığına derhal bildirilir”.

Özetle; suç örgütü ile ilgili yapılan dinlemede, örgüt tarafından

işlendiği iddia olunan suçun CMK m.135/6’da sayılan suçlardan

olmaması durumunda dinleme yapılamaz, yapılsa bile buradan

elde edilen deliller yargılamada kullanılamaz. Bu tür delillerin

kullanılması hedeflenmekte ise, CMK m.135/6’nın (a) bendinin

8. alt bendinde değişikliğe başvurulması gerekir. Buna göre yeni

hüküm,

“Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve bu örgütün faaliyeti

çerçevesinde işlenen suçlar”

olduğu takdirde, suç örgütü üzerinden

yapılan dinlemeler, suç örgütü tarafından işlendiği iddia olu-

nan tüm suçların delili olarak kullanılabilecektir. Ancak mevcut