Background Image
Previous Page  291 / 529 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 291 / 529 Next Page
Page Background

Kent Planlama ve Adalet İlişkisinin Değişen İçeriği

290

1980’li yıllardan sonra bu eğilimler çerçevesinde piyasa güçleri daha

fazla baskın hale gelmiş, bu da sonuç olarak kentte adaletsizliklerin

artışı ile sonuçlanmıştır.

Planlamaya sadece neo-liberal yaklaşımlar çerçevesinde değil,

aynı zamanda Modernitenin eleştirisi çerçevesinde de eleştiriler gel-

miştir.

“Kentsel düzeyde bu anlayış kendisini çok açık biçimde ortaya koy�

maktadır. Kentleri bir anlatı ya da senaryo etrafında uzun vadeli bir bakış

açısıyla şekillendirmeyi hedefleyen planlama kurumunun kentin bir farklı�

lıklar mozaiği olduğunu görmezlikten geldiği, bu nedenle de bu farklılıkları

ve zenginliği ortadan kaldırdığı temel eleştiri konusudur”

13

. Dolayısıyla,

kentsel adalet açısından değerlendirdiğimiz de modernite eleştirisinin

ana çerçevesinin rasyonalist planlama anlayışının farklılıklarını ve çe-

şitliliklerini göz ardı etmesi, dışlaması olduğunu belirtebiliriz. Ayrıca

Jacobs’ın modernist kente yönelik eleştirilerinde de yer aldığı üzere,

modern kentte katılımcılığa olanak tanıyan mekânların planlama yo-

luyla ortadan kaldırıldığı belirtilir

14

.

Söz konusu eleştiriler doğrultusunda, farklılıkları göz ardı etme-

yen, toplumun tüm kesimlerinin görüşlerini kapsayan bir planlama

yaklaşımının benimsenebileceği tartışılmıştır. Bu yaklaşım biçimi;

“İletişimsel Planlama”

(Communicative Planning) olarak tarif edilmek-

tedir. Farklı grupların planlama sürecine katılarak, düşüncelerini, ta-

leplerini dile getirmelerine, müzakere etmelerine olanak sağlayacak

bu yaklaşımın hiçbir kesimi dışlamaması nedeniyle, toplumsal uzlaş-

ma doğrultusunda kentsel adaletin sağlanabileceği varsayılır

15

. Ancak

günümüz planlama pratiğinde deneyimlenenler piyasa güçlerinin de

devreye girdiği koşullarda, farklı gruplar arasında uzlaşmayı sağla-

manın kolaylıkla mümkün olamadığını göstermektedir. Dolayısıyla,

iletişimsel planlama yaklaşımı ile kentsel adalete katkının oldukça

sınırlı kaldığı, buna karşın piyasa güçlerinin hâkimiyetinin geçerli ol-

duğu bir planlama anlayışının ağırlıklı olarak gündeme geldiğinden

bahsedebiliriz.

13

Şengül,s.80

14

Şengül, s.81

15

Forester, John, Planning in the Face of Power, University of California Press, Ber-

keley, 1989; Healey, 1997